MESUDE ERŞAN
@mesudersan
İstanbul’da iki gündür etkili olay yoğun sis sadece trafiği etkilemiyor. Bundan da önemlisi sağlığı tehdit ediyor.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 6 Kasım 03:00 itibariyle yayınladığı enversiyon risk haritası, İstanbul’da enversiyonun yüksek şiddette olduğunu gösteriyor. Enversiyon (inversiyon) gibi meteorolojik olayların hava kirliliğinde önemli rolü olduğu biliniyor. Hava kirliliğinin sisle birlikte görülmesine ‘smog’ adı veriyor.
Sonbahar ve kış riskli
Enversiyon sonucu oluşmuş hava kirliliğinin yol açtığı ölümlerle ilgili tarihe geçen üç olay çok çarpıcı.
İlki Aralık 1930’ da Belçika’da Meuse vadisinde yaşanmış, 63 kişinin ölümü, yüzlerce kişinin de hastalanmasıyla sonuçlanmış olay. İkincisi Ekim 1948’de ABD Pensilvanya eyaletinin Donora kasabasında yaşanmış, 20 kişinin ölümü ve 6 bin kişinin hastalanmasıyla sonuçlanmış. Üçüncü ve en ağır olanı, Aralık 1952’ de Britanya’nın başkenti Londra’da yaşanırken, 4 bin kişi ölmüş, 10 bin kişi de hastalanmış.
Kirli hava sıkışıp kalıyor

İstanbul Hava Kalitesi İzleme Merkezi’nin web sitesinde yer alan bilgiye göre, her üç hava kirliliği olayında da atmosferik enversiyon olayı en önemli neden. Her üç olay da sonbahar veya kış mevsiminde meydana gelmiş.
Normal hava koşullarında güneşin yerküreyi ısıtması sonucunda yerküre üzerindeki hava tabakası ısınıyor. Yerkürenin hemen üstündeki ısınan hava tabakası (troposfer tabakasının sıcaklığı yeryüzünden uzaklaştıkça azaldığından) yukarı doğru yükseliyor. Eğer yeryüzü üzerinde kirli hava tabakası bulunuyorsa bu olay sonucu kirli hava tabakası doğal olarak yeryüzünden uzaklaşıyor. Atmosferik enversiyon olayında ise özellikle sonbahar ve kış aylarında geceleri yerkürenin çok çabuk soğuması sonucu yerküre üzerindeki hava tabakası da soğuyor. Bu soğuyan hava tabakası daha üstteki sıcak hava tabakasını geçemediğinden, yerküre ile sıcak hava tabakası arasında sıkışıp kalıyor. Bu sıkışan hava tabakasında biriken kirletici maddeler yerkürenin hemen üstünde kirli bir hava tabakasının oluşmasına neden oluyor.
Akciğer ve kalp hastaları için tehlikeli
Çocuk hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Elif Dağlı, sosyal medya hesabından konuya dikkat çekti. Dağlı, “İstanbul’da bugün hava kirliliği ile sis birlikte görülmektedir. Smog adı verilen bu hava olayı akciğer ve kalp hastalığı olanlar için tehlikelidir” uyarısı yaptı. ‘Smog’ İngilizce, smoke (duman) ve fog (sis) sözcüklerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuş.
Smog’un şehirlerin üzerinde kahverengi-sarı duman bulutu gibi görülen ‘kimyasal çorba’ olduğunu belirten Dağlı, şunları kaydetti: “Sanayi, trafik, inşaat kirleticileri ile çöp, odun- kömür yakılması sonucu havaya mikroskobik tanecikler karışır. Fosil yakıtlarının yanmasından açığa çıkan zemin ozonu, endüstri faaliyetleri ile sülfür dioksit ve karbon monoksit de gaz olarak havaya karışır. Bu kimyasal çorbaya, meteorolojik değişikliklerin de katkısı olur. Sis ve durağan hava bu gazların ve taneciklerin zararını arttırır. Kişinin yaşı, sağlık durumu, yaşadığı bölge, kimyasallara maruz kaldığı süreye bağlı olarak belirtiler ortaya çıkabilir.”
Çocuklara daha da zararlı
Dağlı’nın verdiği bilgiye göre, smog gözleri, boğazı, burnu tahriş edebilir. Kalp ve akciğer sağlığını olumsuz etkiler. Uzun süre maruz kalmanın akciğer kanserine bile yol açabileceği öne sürülüyor. Çocuklar, akciğerleri gelişmeye devam ettiği için hava kirleticilerine karşı daha hassas.
Hava kirliliği, çocuklarda hiperreaktivite, dikkat eksikliği, bilişsel gerilik, akciğer fonksiyonlarında düşüklük, yetişkinlerde ise astım, kronik obstrüktif akciğer hastalığı, akciğer fibrozisi, derin ven trombozuna yol açıyor. Özellikle çocuklar ve 65 yaş üstü nüfusta zatürree gelişme riskini altı kat arttırıyor.