HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, AKP iktidarını yurttaşların ‘ekmeğine ve aşına göz dikmekle’ suçladı, asgari ücretin üç ayda bir belirlenmesi gerektiğini söyledi.
HDP’lilerin yargılandığı Kobani davasına da değinen Sancar, davanın sahte belgeler ve gizli tanıklar üzerine kurulduğunu savunarak davayı ‘kumpas’ olarak nitelendirdi.

Meclis’te partisinin grup toplantısında konuşan HDP’li Sancar’ın gündeminde ekonomi, siyasetteki gelişmeler ve Kobani davası vardı.
Sancar, Türkiye’nin kaynaklar açısından zengin olduğunu ama AKP’nin bunları yanlış kullandığını, kaynakların ‘talana, ranta, sömürüye, savaşa aktığını’ savundu. Sancar, “Çetelere, bir avuç sermayedara peşkeş çekilen kaynaklar var” dedi.
Asgari ücretin üç ayda enflasyon karşısında erdiğini belirten HDP lideri, ücretin yeniden belirlenmesini talep etti.
‘Kumpas davası’
Ankara’da Sincan Cezaevi Kampüsü’nde devam eden Kobani davasına uzun bir yer ayıran Sancar, yargılamadan, dosyaların oluşturulma şekline, iktidara ve muhalefete tepki gösterdi.
Davanın sahte belgeler ve sahte gizli tanıklar üzerine kurgulandığını belirterek, davayla HDP’nin ‘yolundan alıkonmak’ istendiğini savundu.
Sancar, “Sahte belgeler, sahte tanıklar, savunma haklarının kısıtlaması, hukuksuzlar hepsi bu davanın kumpas davası olduğunu gösteriyor. Pişkinlik, yüzsüzlük, vicdansızlıkla yürüyorlar. Direnenler hep kazandı” dedi.
Davada daha önce sanık olarak ifadesi alınan çok sayıda ismin şimdi tanık olarak dinlendiğine dikkat çekerek, mahkemenin davanın seyrini değiştirmek için ‘zorlama yöntemlerle’ daha önce belirlediği müştekileri aradığını söyledi.
Dava üzerinden muhalefet partilerine yüklenen Sancar, HDP’nin kriminalize edilmek istendiğini belirterek çağrı yaptı: “Eğer gerçekten bu ülkeye demokrasi, barış ve adalet getirmek istiyorsanız iktidarın çizdiği oyun sahası içinde kalmayacaksınız.”
HDP’nin Nevruz kutlamalarında iktidara ve Türkiye’ye mesaj verdiğini belirten Sancar, yeni hedeflerinin 1 Mayıs olduğunu, kutlamalarla büyük mesajlar vereceklerini söyledi.
‘Birilerinin bizi meşru göstermesine ihtiyacımız yok’
Üçüncü yol ve değişimi vurgulayan Sancar konuşmasını şöyle sürdürdü:
* Enflasyon üç haneli, adalet, hukuk, demokrasi sıfır. Biz bu denklemi değiştireceğiz. Bunun için inancımız da gücümüz de kararlılığımız var. Bu yol üçüncü yoldur, adalet yoludur. HDP, üçüncü yolu büyüttükçe demokrasi güçleriyle, ezilenlerle, birlikte yürüyüşünü güçlendirdikçe, bu karanlık günlerin ucunda aydınlık olduğunu göreceğiz. HDP, halk için çalışmaktadır.
* Bizim ne kimsenin lütfedeceği bir masada kürsüye ihtiyacımız var, ne de birilerinin bizi meşru görme konusunda sözlerine ihtiyacımız var. Yerimiz meydanlarda, halkın içindedir.
* Çeşitli kumpaslarla bizi yolumuzdan alıkoymaya çalışıyorlar. Her gün hukuk, adalet adına yeni rezaletler… En başta mahkemenin heyet başkanın bir çete üyesi olarak soruşturmaya tabi tutulması davanın kumpas olduğunun en açık kanıtıdır.
* Kimler, hangi güçler bu davanın arkasında bunu biliyoruz. Bildiğimiz için de en ufak bir tereddüt yaşamadan, arkadaşlarımızla birlikte, hakkı, adaleti ve demokratik geleceği savunmaya devam ediyoruz.
6-8 Ekim 2014’te şüpheli olarak ifadeleri alınanların ifadeleri şimdi tanık olarak dosyaya konuyor, onlar da bu ifadeleri reddediyor. Bizzat kendilerinin, bu mahkeme heyetinin ve arkasındaki güçlerin tanık olarak duruşmada konuşturdukları kişiler bu tanıklığı reddediyor. Kendilerine manipülasyonla söylettirilmek istenen sözleri söylemiyorlar. Bu kadar baskı ve zulüm varken bu insanlar bu ifadeleri vermiyor.
* Delili nereden üreteceklerini de bilmiyorlar, başvurdukları kaynaklar da onların istediklerini değil tam tersini yapıyor. Mahkeme başkanı sürekli tanıkları yönlendirmeye çalışıyor. Arkadaşlarımız gereken cevabı veriyor.
‘Bu mahkemeden nasıl adalet beklenir?’
* Bu mahkeme heyetinin başında yer alan kişi uzun süre duruşmanın seyrini belirledi. Bahtiyar Çolak. 23 Mart tarihinde kendilerini derin devletin ticari istihbarat ayağı olarak adlandıran Atadedeler suç örgütüne düzenlenen operasyonda gözaltına alındı. Böylece bu davanın heyetlerinin de nasıl belirlendiği sistem de gizleyemez hale geldi. Sistemin kendisi de kumpası gizleyemez durumda. Böyle bir mahkemeden adalet nasıl beklenir. Kim, neyin adaletini sağlayacak?
* Bir ülkede bu kadar adaletsizlik, soygun, yalan, talan, savaş varken halka umut verebilmeniz için cesur, tutarlı, samimi olmanız lazım. Bunu yapmazsanız, bu iktidarın çizdiği oyun sahasının içinde kalmaya devam ederseniz alternatif olduğunuza bu halkı inandıramazsınız. Alternatif gerçekten barış, adalet, güçlü demokrasi isteyen HDP’dedir.
* Bu iktidarın alternatifi olmak istiyorsanız bu iktidarın zihniyetinden uzaklaşmak zorundasınız. Gerçekten bu ülkeye demokrasi, adalet, barış getirmek istiyorsak iktidarın çizdiği oyun sahasının içinde kalmayacaksınız. Alternatif değil, makyajlı, uzatmalı, yeni görünümlü eski düzenden başka bir yere çıkmaz bu. Bu ülkenin böyle zaman kaybetmeye tahammülü kalmamış. Bu ülkede yıkım, zulüm, adaletsizlik almış başını gidiyor. Kuru sözlerle, boş mesajlarla vakit geçirmeye hakkı yok.
* Bu kadar büyük adaletsizlik, bu kadar büyük hile, yalan dolan… Fakat geleceğe adalet vaadiyle yola çıktıklarını iddia eden muhalefet partilerinden de diğer muhalefet partilerinden de anlamlı bir söz, ciddi bir tepki duymadığımız gibi HDP’yi kriminalize etmeye yönelik bazı fısıltılar, laflar duyabiliyoruz.
‘Alternatif HDP’de’
* Bir ülkede bu kadar adaletsizlik, soygun, yalan, talan, savaş varken halka umut verebilmeniz için cesur, tutarlı, samimi olmanız lazım. Bunu yapmazsanız, bu iktidarın çizdiği oyun sahasının içinde kalmaya devam ederseniz alternatif olduğunuza bu halkı inandıramazsınız. Alternatif gerçekten barış, adalet, güçlü demokrasi isteyen HDP’dedir.