HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ seçim bildirgesini kamuoyuyla paylaştı. Toplantıda konuşan eş başkanlar Yüksekdağ ve Demirtaş, bu seçimde de ‘inadına HDP’ çağrısı yaptı.
‘Savaşla yeniden iktidar olmak istiyorlar’
HDP’nin Ankara Genel Merkezi’nde yapılan toplantıda söze Yüksekdağ başladı. 7 Haziran seçimlerinin ardından koalisyon kurulamamasını eleştiren Yüksekdağ, “Seçimle işbaşına geldiler ama seçimle gitmek istemediler. Seçimle gelenler, bugün savaşla yeniden iktidar olmak istiyorlar. Sarayın iktidar hırsı ve o iktidarı sürdürmek için mevcut, egemen siyasetin her şeyi göze alması. 7 Haziran seçimlerinden sonra, gözümüzün içine baka baka “Eğer 400 vekil verseydiniz bütün bunlar yaşanmayacaktı” dediler. “Bütün bu savaş ve çatışma olmayacaktı” dediler. İşte bu kadar yüzsüzce ilan edilmiş bir savaş var karşımızda” diye konuştu.
Demirtaş’tan Yüksekdağ’a: Doğru söylüyor
Yüksekdağ, partisinin sloganı olan ‘inadına HDP’ sözlerini dile getirerek, “Dün de barış dedik bugün de inadına barış. Dün bizler HDP dedik, bugün inadına beraber, inadına HDP diyoruz. Dün, büyük insanlık dedik ve büyük insanlığı gelecek yürüyüşüne çağırdık, bugün büyük insanlık ve büyük barış diyoruz. Dün başaramayacaksınız, sizi sultan yapmayacağız, sizi başkan yaptırmayacağız dedik, bugün de yine başaramayacaksınız, sizi diktatör yaptırmayacağız diyoruz” diye devam etti.
‘İnadına zafer, inadına HDP’ ifadeleriyle sözlerini noktalayan Yüksekdağ’a, Selahattin Demirtaş’tan “Doğru söylüyor” karşılığı geldi.
‘Burası Kuzey Kutbu değil, Mezapotamya’
Demirtaş’sa konuşmasına “Bu ortamda biz niye varız?” diye sorarak başladı.
Türkiye’nin tek kimlikli, tek dilli bir yapıya hapsedilmek istendiğini kaydeden Demirta şunları söyledi: “Partimizi tıpkı Türkiye gibi çok kimlikli, çok renkli inşa ettik. Şu zamana kadar Türkiye’yi yönetenler tek dil, tek ırk önerdiler, eğer kabul etmiyorsanız terk edeceksiniz dediler. Biz birbirimizden farklıyız, Kürt olarak, Türk olarak, Ermeni, Azeri, Boşnak olarak doğduk. Müslümanız, Sünniyiz, Aleviyiz, Hristiyanız. Bunlar son derece normal. Kuzey Kutbu değil burası, Mezapotamya, Anadolu toprakları, bizi tek bir şeyin altında toplamaya çalışmak başından büyük bir hataydı. Şimdi birbirimizi korkmadan, inkar etmeden, bütün farklılığımızı ortaya koyarak HDP olarak ortaya çıktık.”
Türkiye’yi her bir farklı rengiyle nara benzeten Demirtaş, “Nar taneleri gibi binlerce tane birarada yaşayabiliriz dedik. Emin olun bu kara günler geçecektir. Türkiye’nin üstünde daha büyük bir güneş doğacak. Göreceksiniz 7 Haziran’dan daha büyük bir güneş doğacaktır 1 Kasım’da. O gün HDP’ye oy versin vermesin, bütün Türkiye’nin HDP’yle gurur duyacağı bir günü yaşayacağız. Biz bunun için yola çıktık” diye devam etti.
‘Herkese teşekkürler ama yolun kalan kısmında HDP var’
Demirtaş, konuşmasında PKK’ya söylendiğini akıllara getiren bir çıkış da yaptı.
Gandhi’nin “Adaletsiz rejimi adaletle yıkınız ve alkışlar önüne kansız elle çıkınız” sözünden alıntı yapan Demirtaş, şöyle konuştu: “Biz bugüne kadar halkların yararına her kim olumlu ne iş yaptıysa, taş üstüne kim taş koymayı başardıysa onlara ancak teşekkür edebiliriz. Ama yolun bundan sonrasına HDP ile devam edeceğiz. Doğru rejim değişecek ama adaletli bir rejim inşa edeceğiz. Eşitlikçi bir rejim inşa edeceğiz.”
Demirtaş, siyaseti intikam duygusuyla görmediklerini belirtip, “Kendinden sonraki nesillere en az sorun bırakan siyaset yaparsak başarıdan söz edilebilir. Biz HDP’yi güçlü bir ahlaki sistemin üstünde inşa ettik” diye konuştu.
‘Türkiye batmıyorsa HDP sayesindedir’
“Bir an HDP’nin varolmadıını düşünün” diyen Demirtaş, Türkiye’nin HDP’ye, HDP’nin de Türkiye’ye ihtiyacı olduğunu dile getirdi.
Demirtaş şöyle dedi: “Öyle bir Türkiye, tehlikeli denizlere sürüklenen bir gemi gibidir. Bugün Türkiye batmıyorsa, HDP’nin dengeleyici rolü sayesindedir. Bugün HDP o gemide olmazsa, Türkiye batar, HDP’ye ihtiyacımız var. Hepimizin ihtiyacı var. Her an inancını koruyan bu dinamik yapıya hepimizin ihtiyacı var. Biz klasik bir parti, hırs ve kibirle donatılmış siyasetçiler değiliz. Bu nedenle Türkiye halklarının bize, bizim Türkiye halklarına ihtiyacımız var.”
Demirtaş, sözlerini “İnadına HDP, inandına barış, inadına zafer diyoruz. Uyananların partisine hoşgeldiniz” diye noktaladı.
İkilinin konuşmasının ardından partinin seçim vaatlerinin açıklanmasına geçildi.