Merkez Bankası 2.Enflasyon Raporu Başkan Hakan Karahan’ın sunumuyla tanıtıldı.
Merkez Bankası dezenflasyon programı üç ayak üzerinde yükseliyor. Talepte zayıflama, TL’nin reel değerlenmesi ve enflasyon beklentileri. Her üç ayakta da sorun bulunuyor.
Birincisi, büyümeden pay vermek bir yana, “reel birim ücretlerin dezenflasyon sürecine katkı vermesi” ifadesiyle reel ücretlerin düşeceği, yani halkın yoksullaşacağı. Böylelikle talebin zayıflamasından medet umulduğu açıkça dile getiriliyor. Zaten gelir dağılımının iyice bozuk olduğu bir ekonomide bu kabul edilemez.
İkincisi, “TL’nin reel değerlenmesini” Merkez Bankası’nın telaffuz etmesi doğru değildir. Bu ekonomideki tüm aktörlerin bu varsayıma göre pozisyon alması, yeni çarpıklıkların ortaya çıkması anlamına gelir.
Üçüncüsü, sade yurttaşların enflasyon beklentisinin yüzde 70 civarı seyrettiği biliniyor. Halk geçmişte enflasyon hedefleri tutmadığı, bu durumdan canı yandığı için haliyle sürece karamsar bakıyor. Enflasyonda hedefin yine şaşması durumunda faturanın yurttaşa çıkarılacağı, “yanlış” beklentilerin bir çuval inciri berbat ettiği demagojisinin yapılacağı anlaşılıyor.
Hacim endeksinin yatay seyrettiği, ticaret satış hacim endeksinin düştüğü, hizmet endeksinin ikinci çeyrekte daraldığı, sanayi üretiminin zayıfladığı, siparişlerde gerileme görüldüğü gibi bilgiler adeta “iftiharla” sunuluyor.
Bir merkez bankasının büyüme ve istihdamın zayıflamasından zevk alması bir sorun, üretimin yani arzın daralmasıyla enflasyonda nasıl kalıcı bir düşüş sağlanacağı ayrı bir sorun.
Merkez Bankası ihtiyari ve zorunlu harcamalar diye bir ayrıma gidiyor. Gıda, sağlık, yakıt ve yemek sektörlerine yapılan harcamaları zorunlu sınıfına sokuyor. Harcamaların buralarda yoğunlaştığına dikkat çekiyor. Bu aslında tipik bir yoksullaşma belirtisidir. Halk zorunlu harcamalara çekiliyor, kültür, eğitim, turizm vb. alanlardan geri çekiliyor. Dolayısıyla yaşam standartları düşüyor.
Belki de en önemli nokta, 2025 yılı enflasyon beklentisinin %14’te tutulması. Eğer bu oranın gerçekleşeceğini düşünürsek, ekonominin çok keskin bir fren yapma riski çok yüksek.