Kanlı darbe girişiminin üzerinden yaklaşık on gün geçti ama sis perdesi kalkmış değil. Son bir haftada ortaya çıkan gelişmeler darbeci kliğin tahmin ettiğimizden çok daha fazla üst düzey askeri kapsadığını gösteriyor.
Hükümet kanadının son üç yılda karşı karşıya olduğu tehditleri birbirine teyellediği açık. Gezi’yi, 17-25 Aralık’ı ve 15 Temmuz’u aynı torbaya atmak şimdilerde çok moda. Bu nedenle de karşı atak içinde ‘başkomutan’ emri ile devam eden kutlamalar ve OHAL’i alkışlayan ‘demokrasi nöbetleri’ var.
Gözaltı sürelerinin uzadığı, hukukun temel ilkelerinin askıya alındığı, meclisin işlevsizleştirildiği, keyfi uygulamaların kol gezdiği bir ortamda suların hemen durulmasını ve hayatın ‘normale’ dönmesini beklemek bir hayal. Önümüzdeki bir ‘restorasyon’ projesi değil yeni bir rejim inşasının ‘tepedeki’ ve sokaktaki son aşamasıdır.