Isaacson’ın kitabından yayınlanan bölümlere göre Musk, askeri tarihe hayran. Kurumsal hayattaki adımlarını da tarihten örnek alarak atıyor. Savaş tarihi okumaya bayılıyor, geceleri tarih podcast’leri dinliyor. Ama dedik ya tarihteki en büyük hayranlığı Fransız general ve devlet adamı Napolyon’a.
Sonbaharda Napolyon’un ‘popüler kültür’ çerçevesinde sıkça konuşulacak olmasının bir diğer nedeni de merakla beklenen ‘Napoleon’ adlı filmin yayınlanması. Gladyatör, Cennetin Krallığı, Yaratık, Thelma & Louise gibi önemli filmlerin yönetmeni sir ünvanlı Ridley Scott imzası taşıyor. Joaquin Phonenix Napolyon rolünde. Film Napolyon Bonapart’ın sıradan bir askerden, Fransa İmparatorluğu’na yükselişinin hikayesini anlatıyor.
Kimine göre bir kahraman, kimilerine göre diktatör olan Napolyon, tartışmalı bir lider. Ama Musk’ın neden Napolyon’u putlaştırdığının anlamak zor değil. Ustaca bir propaganda yoluyla yenilmezlik aurasını güçlendiren Napolyon, Avrupa’nın hemen her yerinde insanların hayal gücünü etkilemeyi başardı. Hatta milyonlar onun insanüstü niteliklere sahip olduğuna inanıyordu. Ancak yaşı ilerledikçe ve bazı yenilgiler yaşadıkça hatalar yapmaya başladı. Düşmanları onun taktiklerinden ders almayı başarsa da o yeni hiçbir şey öğrenemedi. ‘Ezilenlerin kurtarıcısı’ şöhreti yerini ulusları ezen bir diktatöre bıraktı. Pek çok uzman Napolyon’un usta bir taktikçi ama kötü bir stratejist olduğu konusunda hemfikir.