Eski başbakan yardımcısı ve TBMM başkanı Bülent Arınç, AKP’nin bazı önde gelen kurucularının yeni parti kuracağı iddiasıyla ilgili, “Affedilecek bir şey değil” dedi.

AKP’nin kurucularından 11’nci cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski başbakan Ahmet Davutoğlu, eski başbakan yardımcılarından Ali Babacan, Beşir Atalay, Hüseyin Çelik gibi tanınmış AKP’lilerin seçim sonrası parti kuracağı yönünde bir süredir kulis haberleri yayınlanıyor. Bu isimler ise iddiayı henüz ne doğruladı ne de yalanladı.
AKP’nin Gül ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la birlikte üç önde gelen kurucusundan biri olarak bilinen Bülent Arınç, hayatının anlatıldığı gazeteci Ömer Şahin imzalı ‘Küçük Erbakan’ kitabıyla ilgili konuşurken sorular üzerine eski yol arkadaşlarının kuracağı iddia edilen partiyle ilgili de yorumda bulundu.
Kendisinin AKP’li olmaya devam edeceğini belirten Arınç şunları söyledi: “Ben onların içerisinde bulunduğu şartları çok iyi bilen ve onların hukukunu gözetmeye çok gayret eden bir insanım. Onların yaşadıklarını Türkiye’de başkaları yaşasaydı daha farklı tepkiler verirlerdi. Ben herkesin hem özel hayatına hem kişiliğine saygı duyulmasını istiyorum. Bu partide en küçük hizmeti yapmış olandan en büyük hizmetleri yapmış olanlara kadar, reddedilmeden, üstü kapatılmadan, trollerin ağzında parçalanmaya götürülmeden herkese kucak açılması ve onlara değer verilmesini arzu ediyorum. Bu yapılmazsa bu dedikoduların arkası kesilmez. Herkes her şeyi söyler. Ben arkadaşlarımı seviyorum. Ben AK Parti’den kim ayrıldıysa arkasından ‘Oh oldu, ne iyi oldu da gittiler’ dememiş bir insanım.”
AKP’den kopan isimlerin yeni bir parti kuracağına ihtimal vermediğini dile getiren Arınç bununla birlikte şu uyarıda bulundu: “Affetmeyeceğim bir tek şey var; AK Parti’nin karşısında bir başka parti kurup da, onunla AK Parti ile mücadele etmeye yeltenmeleri affedilecek bir şey değildir. Ama ayrılmıştır, AK Parti’ye olan küskünlüğü oluşmuştur. Ama kendi değerini muhafaza etmiştir, buna saygı duymalı. Ve onların AK Parti ile bütünleşmesini temin edecek tedbirler alınmalıdır. Benim, bu yaşımdan sonra artık bana bu şerefleri bahşeden partiye ve genel başkana bağlı olmaktan başka bir seçeneğim yok ve bunu da şerefle taşıyacağım.”
Siyasi hayatını üçe ayırdı
Arınç siyasi hayatını anlatan kitapla ilgili de şu bilgiyi verdi: “Siyasi hayatımı üç bölüme ayırdım. Birincisi; çocukluğumdan Refah, Fazilet ve Milli Selamet içinde olacak şekilde, AK Parti’nin kuruluşuna kadar olan dönemi, ikincisi; 2001 ile 2011 arasındaki 10 yıllık dönemi, üçüncüsü de 2011 ve bugüne kadar olan kısmı kapsayacak. Birinci döneme ait kitabım bugünden itibaren çıkıyor. Burada çocukluğumu, annemi, babamı, kardeşlerimi, çevremi, üniversite, askerlik hayatımı ve diğer partilerde geçen siyasi hayatımı özetledim. Buna Milli Görüş dönemi de denebilir.”
Neden Küçük Erbakan?
Kitabın adının neden ‘Küçük Erbakan’ olduğunu da Arınç şöyle açıkladı: “Kitabın adını ‘Küçük Erbakan’ olarak koydular. Çünkü ben hitabetiyle ünlenmiş bir insanım. Gençliğimden beri, Meclis konuşmalarımda ve diğerlerinde Necmettin Erbakan gibi benim de hitabetim çok beğenilirdi. Gittiğimiz yerlerde bana, ‘Küçük Erbakan’, ‘Mücahit Bülent’ dendiğini çok iyi biliyorum. Arkadaşlar, ‘Madem o dönem ağırlık olarak Erbakan ve Milli Görüş’e yönelik hatıralar anlatılacak, o zaman kitabın adı Küçük Erbakan olsun’ dediler. Kapağına da benim 12- 13 yaşlarında evimizin kedisi ile birlikte çektirdiğim fotoğrafı koydular. Hem ‘Küçük Erbakan’ hem ‘Küçük Bülent’ gibi bir güzel fotoğraf oldu. Umarım Türk siyaset hayatına güzel bir hatıra kitabı olacak.”