• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Grip sezonu açıldı… Kimler riskli, niye bulaşır, nasıl korunulur: 9 Soruda

02/11/2021 09:53

Grip her yıl 3-5 milyon kişiyi etkileyen, 250-500 bin kişinin ölümüne neden olan influenza virüsünün yol açtığı bir enfeksiyon hastalığı. Türkiye’de de grip sezonu açıldı. Grip, ekim ayında başlayıp aralık ayında artarak nisan-mayıs aylarını kapsayan döneme kadar sık görülüyor. Bu yıl Covid-19 pandemisinin de bulunması nedeniyle daha fazla endişeye yol açıyor.

Fotoğraf: Reuters/Alamy

İnfluenza yapısının kolaylıkla değişebilmesi, bağışıklık sistemimizden kaçabilmesine neden oluyor. Küçük yapısal değişiklikler, hastalığa her yıl yakalanmamızın nedeni. 10 ila 30 yılda bir ortaya çıkan büyük yapısal değişiklikler ise pandemi dediğimiz, tüm dünyayı etkileyen büyük salgınlara yol açıyor. Tarihteki bilinen en büyük grip salgını 1’inci Dünya Savaşı sırasında yaşanan ve savaştan daha fazla ölüme yol açan 1918 İspanyol gribi. En son pandemi ise 2009 yılında Meksika’dan başlayıp dünyaya yayılan H1N1pndm (domuz gribi) virüsüyle yaşandı.


Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu griple ilgili dokuz soruya şöyle yanıt verdi:

1. Nasıl bulaşır? Bulaşı nasıl engelleriz?

Grip virüsü damlacık yoluyla bulaşır. Öksürüp hapşıran kişi, virüs içeren çok sayıda damlacığı etrafa yayar. Damlacıkların ağız, burun ya da gözlerimize ulaşmasıyla hastalık bulaşır. Bu nedenle gripli bir kişi virüsü etrafa yaymamak için öksürüp hapşırırken ağzını bir mendille, mendil bulamıyorsa kolları ile kapatmalı. Ellere hapşırmak en tehlikeli olanı. Ellere bulaşan virüs buradan dokunulan her yere yayılır. Gripli kişi sık sık ellerini yıkamalı. Su ve sabun bulunamadığı durumda el antiseptiklerile eller ovalanarak da temizlik sağlanabilir.

Gribin toplumda yayılmaması için virüsün en çok saçıldığı hastalığın ilk günlerinde, okula, işe gidilmeyip evde istirahat edilmeli. Ev halkını korumak için eller sık sık yıkanmalı, oda havalandırılmalı. Özellikle yakınında hastalığın ağır seyretme riski olan kişiler varsa hasta kişinin maske takması yararlı olacaktır. Maske, ağız ve burunu tam kapamalı, ıslandığında değiştirilip eller yıkanmalı.

2. Yakanlandığımızı nasıl anlarız?

Grip, ani başlangıçlı ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, burun akıntısı, kas ve eklem ağrılarıyla seyreder. Ateş, eklem ve kas ağrılarının olmaması nezle gibi daha hafif seyreden diğer solunum yolu hastalıklarını düşündürür. Öksürük şiddetli olabilir, iki hafta veya daha fazla sürebilir. Ateşin uzun sürmesi, koyu renkli balgam, göğüs ağrısı ve/veya nefes darlığının eklenmesi grip virüsünün zayıflattığı akciğerlere bakterilerin ulaştığını düşündürür.

Bu durumda mutlaka doktora başvurulmalı. Özellikle risk grubunda bulunan bağışıklık sistemi zayıf kişilerde bu durum tehlikeli olabilir. Yine sinüslere ve orta kulağa bakterilerin ulaşarak sinüzit ve orta kulak iltihabına yol açması da hastalığın istenmeyen, antibiyotik tedavisi gerektirebilecek sonuçlarındandır. Öne eğilmekle artan baş ağrısı, kulak ağrısı uyarıcı olmalı.

3. Kimler risk altında? Tedavisi var mı?

Grip, tüm yaştaki bireyleri etkiler, okul devamsızlıklarına, iş kayıplarına neden olur. Ancak, özellikle gebeler, 50 yaş üstündekiler, beş yaş altındakiler, akciğer, kalp hastalığı olanlar, böbrek, karaciğer yetmezliği olanlar, kanser, diyabet gibi hastalıklar veya ilaçlar nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar, organ nakli yapılanlar ve aşırı şişman kişiler gripten daha çok etkilenir. Bu kişilerde grip hastaneye yatışlara hatta ölümlere neden olmakta.

Gribin tedavisi istirahat ve destek. Ateş düşürücü ilaçlar, bol sıvı alımı önerilir. Ancak risk grubundaki kişiler ve risk grubunda olmasa bile hastalığın ağır seyrederek komplikasyonlara yol açtığı kişilerde doğrudan grip virüsüne etkili ilaçların (oseltamivir, zanamivir vb.) kullanılması gerekir. Bu durumda yatak istirahati ve destek tedaviyle yetinmeyip mutlaka doktora başvurmak gerekir.

4. Nasıl korunuruz?

Gribe yakalanmamak için sık el temizliği, sağlıklı beslenme, mevsime göre giyinme gibi kişisel önlemlerin yanı sıra özellikle risk altındaki kişiler için en etkili korunma yolu aşı. Aynı zamanda bu kişiler, gribin en önemli komplikasyonu, ölümlerin büyük oranda nedeni olan pnömoni (zatürre) açısından da risk altında. Doktorlarından bilgi alarak pnömokok aşısı da olmalılar.

5. Aşı ne zaman yapılmalı? Her yıl neden aşılanmak geresiyor?

Ülkemizde Ulusal Sentinel Sürveyans (Takip) Ağı’yla grip hastalığı izlenmekte. Bu ağ, Dünya Sağlık Örgütü’nün Global İnfluenza Sürveyans ve Yanıt Sistemi’yle de bağlantılı. Buna göre grip her yıl ekim ayında başlayıp aralık ayında artara nisan-mayıs aylarını kapsayan dönemde sık görülmekte. Bu nedenle grip aşısının her yıl ekim ayında yaptırılması gerekmekte. Ancak risk grubundaki kişiler, daha önce yaptırmadıysa şubat ayına kadar aşıyı yaptırabilir.

Grip hastalığının geçirilmesiyle veya aşılamayla oluşan bağışıklık, virüsün yapısında gerçekleşen sürekli değişiklikler nedeniyle kalıcı değil. Aşılanan veya hastalığı geçiren bireyler bir sonraki grip mevsiminde hastalığa tekrar yakalanabilir. Ayrıca, virüsün yapısı değiştiği için, takip verilerinden elde edilen bilgilere göre aşı içeriği her yıl yenilenmekte. Bu nedenle mevsimsel gripten korunmak için her yıl aşı olunması gerekir.

6. Aşı kimlere yapılmalı?

Grip (influenza) aşısı altı aydan büyük herkese önerilmekte. Ancak risk gruplarındaki kişiler ve bunların yakın temaslıları ve sağlık çalışanları grip aşısının öncelikle yapılması gereken gruplar.

Komplikasyon riski yüksek olanlar.

Gebeler

Altı ila 59 aylık çocuklar ve 50 yaş üstü yetişkinler

Kronik hastalığı olanlar: (Astım dahil kronik akciğer hastalığı, diyabet, metabolik hastalıklar, kalp hastalığı, kronik karaciğer, kronik böbrek hastalığı, nörolojik hastalıklar)

Bağışıklığı baskılanmış hastalar

Altı ay ile 18 yaş arasında olup uzun süreli aspirin tedavisi kullananlar

Obez kişiler (yetişkinde: Vücut kitle indeksi ≥40 olanlar)

Komplikasyon riski yüksek olanlarla aynı evde yaşayan veya bakım verenler

Sağlık çalışanları

Özellikle altı aydan küçük çocuklarla temasta bulunanlar

Beş yaş altı ve 50 yaş üstü kişilerin ev temaslıları ve bakım verenler

7. Aşının yapılmaması gereken durumlar ve yan etkileri neler?

Yumurta alerjisi olanlara veya aşıya/aşı içeriğindeki maddelere karşı daha önce ciddi alerjisi gelişmiş olanlara grip aşısı yapılmamalı. Grip aşısının ciddi yan etki yapma olasılığı diğer aşılardan farksız. Aşının erişkinlerde görülen en sık yan etkisi enjeksiyon yerinde ağrı ve hassasiyet. Bu şikayetler yüzde 10-64 oranında ortaya çıkıyor ve bir-iki gün içinde kayboluyor. Aşıya bağlı ateş, baş ağrısı, kas ağrısı, halsizlik gibi sistemik belirtiler diğer aşılardan veya ilaç içermeyen (plasebo) bir enjeksiyondan fazla değil. Ülkemizde uygulanan grip aşıları (İİV3 veya İİV4) inaktif (cansız) virus aşısı olduğundan aşıya bağlı grip gelişmesi mümkün değil. Aşı felç yapmaz, kısırlığa neden olmaz, gebelerde de güvenle yapılabilmekte.

8. Ülkemizde hangi aşılar var?

Ülkemizde iki tip inaktif (cansız) virus aşısı var. Bunlar; üç ayrı influenza virus tipi içeren üç valan inaktive influenza aşısı (İİV3) ve dört ayrı influenza virus tipi içeren dört valan inaktive influenza aşısı (İİV4). Bu aşılar ölü aşılar olduğundan kesinlikle grip hastalığına yol açmaz. Bu aşılardan İİV3 aşıları, riskli gruplara, hastanelerin aşı birimlerinde veya Aile Sağlığı Merkezlerinde ücretsiz olarak yapılmakta. İİV4 aşısının geri ödemesi henüz yok. İİV4 aşısı diğer aşıdan farklı olarak, fazladan bir B virusu antijenini daha içermekte. Bu nedenle bu aşının koruyuculuğunun daha fazla olması beklenmekte.

9. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kimlerin grip aşısını karşılıyor?

65 yaş ve üzerindeki kişiler

Yaşlı bakımevi ve huzurevinde kalan kişiler

Gebeliğin 2. veya 3. üç ayında (trimesterinde) olan gebeler

Astım dahil kronik akciğer ve kalp-damar sistemi hastalığı olanlar

Diyabet dahil herhangi bir kronik metabolik hastalığı bulunanlar

Kronik böbrek yetmezliği olanlar

Kan hastalığı (hemoglobinopatisi vb.) olanlar

Bağışıklık sistemi yetmezliği olan veya bağışıklığı baskılayan tedavi alanlar

Altı ay-18 yaş arasında olan ve uzun süreli aspirin (asetil salisilik asit) tedavisi alan çocuk ve ergenler.

Bu kişiler için grip aşısı, hastalıklarını/gebelik durumunu belirten sağlık raporuna dayanılarak her branştan hekimlerce reçete edildiğinde yılda bir defaya mahsus olmak üzere karşılanmakta.

Kategori:9 Soruda, Sağlık

SON HABERLER

Bakan Tunç: Dönüm noktasındayız

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararını ‘dönüm noktası’ olarak niteledi.

Fidan, PKK'nın feshini değerlendirdi: Tarihi karar

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, PKK’nın silah bırakma ve fesih kararı için “Atılacak pratik adımlar var. Onları da yakından takip edeceğiz” dedi.

Erdoğan 'durum tespiti' yaptı: Adalete inanç yoksa huzur ve barış da yoktur

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Adalete olan inancın temelinden sarsıldığı bir ülkede ne yaparsanız yapın huzuru ve barışı tesis edemezsiniz” dedi.

Çekmeköy'de inşaat alanında göçük: İki işçiden biri yaralı kurtarıldı

İstanbul’un ilçesi Çekmeköy’de bir inşaat alanında iki işçi göçük altında kaldı. Biri yaralı kurtarıldı.

Aile kavgasında koparılan kulak memesini buldu, hastaneye koştu: 'Süper mikrocerrahi'yle dikildi

Gaziantep’te aile kavgasında ısırılarak kopan kulak memesi, süper mikrocerrahi (mikro aletler kullanılarak yapılan ameliyat) yöntemiyle dikildi.

Yetersiz beslenme yaşlıları ve hastaları daha erken öldürüyor
Araştırma: Covid-19 nasıl cinsel iktidarsızlığa neden oluyor?

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 750 gündür hapiste

YAZARLAR

Editör eksikliği fazlalık yaratır

Mustafa Dağıstanlı

Anne dediğin başlangıçtır

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Dilsiz bir ülkenin çığlığı

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Sırrı Süreyya Önder'in 'Cumhuriyet' eleştirisi üzerine…

Murat Sevinç

Silmek isteseler de silemezler

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Füruzan'ın röportajlarındaki dil dikenleri

Mustafa Dağıstanlı

Sırrı bey…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Alaattin Aktaş: 'Şak diye 10 milyar döviz satma' önerisi acaba 'şak' kısmı aynı kalmak kaydıyla faiz artışında uygulansaydı…

Murat Muratoğlu: 'Dış mihrak', 'üst akıl', 'iç hain' derken şimdi de repertuara 'malum çevreler' eklendi

Abdullah Tolu: Büyük şirketler futbol kulüplerinin statlarında loca kiralayarak, müşterileri ve personelini ağırlıyor

Yusuf Dinç: Politika faizini, enflasyonu bahane edip kura göre ayarlamaktan vazgeçilmeli…

Engin Solakoğlu: ABD'nin Ortadoğu'da yeniden çizmeye kalkıştığı harita bakımından Türkiye'nin önemi eşsiz

Erdal Sağlam: Bu iktidarın enflasyonu tek haneye indiremeyeceği çok açık

Ünal Özüak: Malaga ligin en iyi takımı olabilir ama Galatasaray daha motive olmalıydı

Abbas Güçlü: Çin, başta ABD olmak üzere diğerlerine hiç benzemiyor!

Nuray Babacan: Temkinli duran AKP'li siyasetçiler var

Murat Belge: İki çocuğunu öldürmüş 'vatanperver'le aynı safta yer almak 'bütün' AKP sempatizanlarını mutlu eder mi?

Faruk Bildirici: Haberi düzeltmesi, istismarın ayrıntılarının pornografik bir dille anlatıldığı satırları silmesi gerekirdi

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×