Merkez Bankası (MB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Avrupa başta olmak üzere birçok ülkenin resesyon riskiyle karşı karşıya olduğunu söyleyerek, ‘resesyon konuşulmayan tek ülkenin Türkiye olduğunu’ belirtti.
Kavcıoğlu, Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran’ı ziyaret etti.
ATO Başkanı Baran, dünya ekonomisinin pandemiden bu yana zorlu bir süreçten geçtiğini belirterek, Türkiye’nin ayrıca coğrafyasından kaynaklanan sorunlar yaşadığını hatırlattı.
Kavcıoğlu’ysa, dünya ekonomisindeki gelişmelere değindiği konuşmasında, Avrupa başta olmak üzere birçok ülkenin resesyon riskiyle karşı karşıya olduğunu belirterek, “Resesyon konuşulmayan tek ülke Türkiye” dedi.
Yatırım ve üretim ortamını desteklemek üzere ekonomi politikalarının icra edildiğini aktaran Kavcıoğlu, “Son beş yılın ortalamasına baktığımızda, en düşük faiz oranlarının uygulandığını görüyoruz. Sadece kredi faizinde değil, mevduat faizinde de devlet tahvilinde de en düşük oranlar geçerli. Merkez Bankası politika faizi yüzde 12, Hazine yüzde 9,9 ile borçlanıyor” dedi.
Fiyat istikrarı
Merkez Bankası’nın kanunla da belirlenen temel amacı, fiyat istikrarını sağlamak. Bu amaç Merkez Bankası’nın sitesinde de açıkça belirtiliyor. Fiyat istikrarıysa para politikasının uzun dönemli temel amaçları olan büyüme ve istihdama yönelik, ekonomik birimlerin karar alma süreçlerinde etkili olmayacak ölçüde düşük ve istikrarlı bir enflasyon oranını ifade ediyor. Ama Merkez Bankası son dönemde bu görev tanımına uymayan bir para politikası izliyor.
Sıkı para politikası yürüttüğü için görevden alınan Naci Ağbal’ın yerine getirilen Kavcıoğlu, yüzde 19,58 gibi yüksek bir enflasyona rağmen politika faizinin hızla indirilmesine karar vermişti. Bir senelik dönemde enflasyonun yüzde 80’in üstüne çıkmasına rağmen ekonomik aktivitedeki yavaşlama gerekçe gösterilerek son iki aydır tekrar faiz indirildi.
Bu kararlar Covid pandemisinin etkilerinin de sürdüğü, Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’ya saldırısıyla başlayan savaşın, başta gıda ve enerji olmak üzere fiyatları hızla artırmasıyla her ülkenin son dönemin en yüksek enflasyon oranlarıyla karşı karşıya kaldığı bir ortamda geldi.
Dünyanın tersine kararlar
Türkiye’dekinin aksine dünya genelinde merkez bankaları enflasyona karşı faiz artırıyor ve bu ekonomik büyümeyi baskılıyor.
OECD ve IMF küresel ekonomik büyüme tahminini düşürürken, Türkiye’nin zayıf da olsa büyümeye devam edeceğini tahmin ediyor.
İki kurum, Türkiye’de çok yüksek seviyelerdeki enflasyonun 2022’ye göre hız kesmesine rağmen 2023’te de devam etmesini öngörüyor. OECD Türkiye’de enflasyonun 2023’te yüzde 40’lar seviyesine gerileyeceği tahminine yer verdi.
OECD, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu G20 ülkeleri için enflasyon tahminiyse 2022 için yüzde 8,2 ve 2023 için yüzde 6,6 olarak açıkladı.