Gazetenin Twitter paylaşımı sonrası ‘örgüt propagandası’yla suçlanan Cumhuriyet gazetesinin internet sitesi yayın yönetmeni Oğuz Güven, “Hem FETÖ deyip hem de cemaat propagandası yapılmaz” dedi.
Cumhuriyet, Denizli’de başsavcı Mustafa Alper’in aracına kamyon çarpması sonrası hayatını kaybettiği olayı Twitter’da ‘İlk FETÖ iddianamesini hazırlayan Başsavcı Mustafa Alper’i kamyon biçti’ tweet’iyle paylaşmış, 55 saniye sonra silinmişti.
Paylaşımın ardından gözaltına alınıp tutuklaan Güven, ‘terör örgütü propagandası’yla suçlanarak 10,5 yıla kadar hapis talep edilmişti.
‘Şüpheli görünüyordu’
Cumhuriyet’in haberine göre Güven bugün davanın İstanbul 28’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmasında hakim karşısına çıktı.
Olay görüntülerini izleten Güven, Alper’in ‘insanın tüylerini ürperten feci bir kaza’da hayatını kaybettiğini, haberle ilgili ilk paylaşımı saat 10.00’da ‘Başsavcı ve koruma polisi trafik kazasında yaşamını yitirdi, kazaya karışan kamyonun kaçtığı bildirildi’ diyerek yaptıklarını söyledi.
Güven, Alper’in ilk ‘FETÖ’ iddianamesini hazırlayan savcı olduğu bilgisinin ajans tarafından geçildiğini anlatarak “Arkadaşlardan başlıkta bunu belirtmelerini istedim. Tam o sırada arkadaşlarımız kazanın kamera görüntülerinin geldiğini söyledi. Hep beraber izledik. İzleyince ‘Kamyon resmen biçmiş’ dedi arkadaşlarımızdan biri. Kaza şüpheli görünüyordu. Bunun üstüne aceleyle, suikast şüphesine dikkat çekmek için bu başlığı kullanmayı uygun bulduk” diye konuştu.
‘Düzeltildi’
İnternetin getirdiği rekabet, hız faktörü ve 140 karaktere sığdırma heyecanıyla haberi bir an önce duyurmak amacıyla yazılan tweet’te ‘araç’ kelimesinin unutulduğunu belirten Güven, “Kesinlikle ‘Başsavcıyı kamyon biçti’ şeklinde tweet girilmek istenmemiştir. Söz konusu tweet girildikten 55 saniye sonra bizzat hatayı fark edip sildirttim. ‘İlk FETÖ iddianamesini hazırlayan Başsavcı Mustafa Alper kamyon kazasında feci şekilde can verdi’ diye düzeltildi” dedi.
‘Akla ders’
Güven daha sonra Sabah gazetesinin ’10 kişinin bile görmediği’ paylaşımı haber yaptığını, kendi haberlerinin başlığında böyle bir ifadenin olmadığını aktararak, “Olmadığı için iddianamede böyle bir belge, kanıt yok. Ancak savcılık kanıtı olmamasına rağmen, bunun sayfanın başlığında yapıldığını iddia etmekte” dedi.
Güven, başsavcının ‘İlk FETÖ iddianamesini hazırlayan’ olarak anıldığını belirterek “Hem Fethullahçı Terör Örgütü deyip, hem de cemaat propagandası yapılmaz, yapılamaz. Akla ve mantığa terstir” diye konuştu.
Gazeteci Güven, olayla ilgili ‘ahlaksızca yorum yapan’ ve kaçak konumda bulunan bazılarını ‘İnsanlık utancı’ başlığıyla haber yaptıkların anlatarak şöyle devam etti: “Ben Emre Uslu’yu yerden yere vururken, bu şahsın devletin polisi olduğu, bir dönem terörle mücadelede görev yaptığı gerçeği de unutulmasın. Bir sosyalist ve ateist olarak ben kişiliğimin doğasına aykırı olarak dine dayalı bir örgütle ilişkilendirilip FETÖ propagandası yapmaktan yargılanırken, onları polis yapanların birçoğunun bugün hala devlet yönetiminde olduğu gerçeğini de unutmayalım. Sayın savcı, geçmişte yazdığım tweetlere baksa, şu andaki yöneticiler, bakanlar Fetullah Gülen’i el üstünde tutarken, toz kondurmazken FETÖ ile nasıl mücadele ettiğimi görürdü. Ama, tweetlerimi didik didik edip hiçbir suç unsuru bulamazken onları görmek işine gelmemiş.”
‘Niyet okuma’
Güven, Habertürk ve Türkiye gazetelerinin de kazayla ilgili ‘biçti’ kelimelerini kullandığını aktararak “Yani savcının niyet okuma mantığıyla bakarsak, tüm bu başlıklar, diğer hakimlere gözdağı vermek amacıyla atılmış. Bu başlıklara yine savcılığın ifadesiyle bakarsak, tüm gazeteler akıbet göstermiş, terör örgütü propagandası yapmış olmuyorlar mı? Aynı korkuyu salmış olmuyorlar mı? Ama nedense bir tek ben tutuklandım, yargılanıyorum” dedi.
AA muhabiri de vardı
Güven, iddianamede kendisinin Kandil’de yapılan PKK röportajını Twitter’dan yeniden paylaşmasının da eklendiğini belirterek şu savunmayı yaptı: “Hatta PKK’nin silahlarını yurt dışına çıkaracağını açıkladığı basın toplantısına devletin Anadolu Ajansı muhabiri dahi katılmıştı. Ancak Savcı Celal Sarıdere, 2.5 yıl önceki bu gerçeği nedense gözardı edip, hiçbir dava açmamış. Binlerce insan benim de paylaştığım bu iki tweeti, retweet yapmış, hiçbirine soruşturma dahi açılmamış, ama ben bununla ilgili suçlanıyorum.”
Savcı, esas hakkındaki mütaalasını sunmak için süre istedi. Mahkeme 17 Ekim’e ertelendi.