Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings’in Türkiye analisti Erich Arispe Morales, Merkez Bankası’nın (MB) para politikasında sıkı duruşun sürmesini beklediklerini söyledi. Fitch, gelecek yılın ilk çeyreğinde MB’nin politika faizinde indirime başlamasını öngörüyor.
Fitch, 6 Eylül’de Türkiye’nin kredi notunu ‘B+’dan ‘BB-‘ye yükseltmiş ve not görünümünü de durağana çevirmişti.
Morales, Fitch’in düzenlediği ‘Türkiye: Politikanın Yeniden Dengelenmesi Sürecinde İlerleme ve Zorluklar’ başlıklı bir webinarda konuştu.
Analist, Türkiye’nin kredi notunun yükseltilmesinde dış kırılganlıkların ve finansman ihtiyaçlarının azalmasının etkili olduğunu belirtti.
Ancak yüksek enflasyonun Türkiye için ana politika zorluğu olmaya devam ettiğini ve ekonominin yavaşlamaya başladığını söyleyen Morales şöyle devam etti: “Merkez Bankası’nın para politikasında sıkı duruşun sürmesini ve gelecek yılın ilk çeyreğinde politika faizinde indirime başlayabileceğini düşünüyoruz. Türkiye’nin ekonomi programının yukarı yönlü sürprizleri olduğu gibi, politikanın tersine dönme riski ve para politikasında sıkı duruşun erken gevşeme riski de mevcut. Ancak ekonomi politikasına siyasi desteğin devam edeceğini öngörüyoruz” dedi.
Türkiye analisti, para politikasının kredibilitesinin yeniden inşası, dış finansman gereksinimlerindeki sürekli azalma ve yeniden dengelenmeye katkıda bulunacak reformların uygulanmasının kredi notuna pozitif etki eden faktörler olduğunu söyledi.
Düşük kamu borcu ve borç bileşimindeki iyileşmenin de not artışında etkisi olduğunu belirten Morales, ancak olası erken politika gevşemesinin, uluslararası rezervlerde hızlı bir düşüşün ve rezervlerin bileşiminde bozulmanın kredi notunu negatif etkileyebileceğini kaydetti.
Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 3,5 büyümesini beklediklerini açıklayan analist, 2025’teki ekonomik büyümeyi yüzde 2,8 olarak öngörüyor.
Türk bankalarının karlılık görünümünün yüksek fonlama maliyetleri, enflasyonist baskı ve risk maliyetindeki ılımlı artış nedeniyle zayıf olduğunu belirten Fitch Ratings Bankalar Direktörü Ahmet Emre Kılınç ise şöyle konuştu:
“Ancak bankacılık sektörünün yabancı para likiditesinin kısa vadeli dış borcun büyük kısmını karşılamaya hala yeterli olduğunu düşünüyoruz. Refinansman risklerinin azaldığını düşünüyoruz. Yatırımcı güveni ve yabancı para cinsinden mevduatların istikrarının sektör için önem taşımaya devam ettiğini söyleyebiliriz.”