Son bir haftada yaşadıklarımız 7 Haziran-1 Kasım arasının üç beş güne sıkıştırılmış bir versiyonu olabilir mi? Soruyu “evet” diye yanıtlamamız mümkün görünüyor. Tam da İstanbul’da seçimlerin tekrarlanıp tekrarlanmayacağı konuşulurken, önce 18 Nisan günü Milli Savunma Bakanlığı’nın yalanlama açıklaması yapmasını gerektirecek şekilde sosyal medyada “Şırnak’ta şehitlerimiz var” denilerek yoğun bir manipülasyon başlatılıyor, ardından ise 20 Nisan günü, yani sadece iki gün sonra Hakkari’de çıkan çatışmada dört asker yaşamını yitiriyor.
Çatışmadan bir gün sonra, yani 21 Nisan’da Bahçeli’nin partisinin il ve belediye başkanları toplantısında yaptığı konuşmada Erdoğan’ın Perşembe günü yaptığı ve bir tür uzlaşı mesajı olarak yorumlanan, CHP tarafından da olumlu karşılanan “Türkiye ittifakı” açıklamasına karşı “Türkiye İttifakı’ndan bahsetmek kafamızdaki soru işaretlerini çoğaltmıştır” şeklinde bir açıklama yaptığı saatlerde, Kılıçdaroğlu MHP’nin son derece güçlü olduğunun bilindiği bir yerde, Çubuk’ta, Hakkâri’de yaşamını yitiren askerlerden birinin cenaze töreninde linç edilmeye çalışılıyor ve ölümden dönüyor.