Peki CHP yönetiminin, ülkede dinsel bir rejim kurulmuyormuş gibi yapması, referandum sonrası dinselleşme politikalarında el yükseltildiğini görmezden gelmesi ve laiklik kavgasından kaçması sürdürülebilir bir politika mı, bu politika ile devam edilebilir mi?
Milli Eğitim Bakanlığı’nın Ensar’la, Türkiye gericiliğinin en eski örgütlenmelerinden İlim Yayma Cemiyeti ile ve AKP’nin arkasındaki esas güç olan Birlik Vakfı ile protokol imzaladığı bir Türkiye’den bahsediyoruz.
Çiğdem Toker günlerdir Cumhuriyet’teki köşesinde yazıyor, Nakşibendi Tarikatı’na ait öğrenci evlerinin devlet bütçesinden finanse edilmesi için anlaşmaların yapıldığı bir Türkiye’den bahsediyoruz, müfredatta evrimin değil cihadın yer aldığı bir Türkiye’den bahsediyoruz, “Rahipler de nikâh kıyıyor” zırvalığıyla müftülere nikâh kıyma yetkisi verilerek Medeni Kanun’un iğdiş edilmek istendiği bir Türkiye’den bahsediyoruz.