Önce Şimşek’in Erdoğan onaylı ekonomiyi yüzdürme planını yazalım:
1-Yüksek faizle talebi ve arzı (üretimi) baskıla, talep düştükçe fiyatlar düşsün. Faizle kredi maliyetleri arttıkça dış girdiye bağlı çalışan firmaların yarı mamul ithali azalsın, böylece cari açık düşsün, ülkenin dolara açlığı azalarak kur gerilesin.
2-Yüksek faizle yazılan yeni hikâye sonucu kredi notları artsın, ülke risk primi azalsın, gelen yabancı sermaye doların kontrol edilmesini sağlayarak dışa bağlı ekonomide kurun sakin seyri ile enflasyonu da sakinleştirsin…
Peki bu oyun planını bozan konular neler? Neden Tayyip Bey ince bir buz tabakası üzerinde yürüyor?
A- Yüksek faiz özellikle son 10-15 yılda düşük faize bağımlı, dış rekabet yeteneği olmayan, düşük teknoloji içeren ürünler üreten Türk KOBİ’lerini adeta vurdu. İşsizlik %30’a dayanırken, konkordatolar hızlandı. Ticaret/sanayi odaları başkanları ve yönetim kurulları iktidara yakın oldukları için tabandan gelen tepkileri filtre edebiliyorlar ama durumun kasım sonrası kontrolden çıkması olası… Hükûmet şunu söylüyor: Yıllarca sizi kamu bankaları ile enflasyonun altında kredilerle fonladık ve muazzam bir servet kazandınız. Şimdi bir kısmını verme zamanı…
B- Dış sermaye yüksek faiz olmasına rağmen sürekli bir giriş sergilemiyor. Merkez Bankası Menkul Kıymet İstatistiklerine bakınca 2 durum söz konusu: Birincisi, tahvile gelen para 1-2 hafta giriş, ertesi hafta çıkış gösteriyor. Demek ki, yüksek faizin cazibesini gölgeleyen bazı yanlışlar tefeci sermayeyi bile korkutuyor. İkincisi, hisselere girişi bırakın her hafta düzenli bir çıkış var. En son açıklanan OVP’yi de düşünecek olursak eğer yabancılar Türk ekonomisinin yüzeceğine inansalar bu yüzüşü sağlayacak Türk şirketlerine ortak olmak için borsaya gelmezler mi? TCMB verilerine göre brüt rezervler 6 Eylül haftasında 146,8 milyar dolara gerilemiş. Bir önceki hafta brüt rezervler ise 149,4 milyar dolar düzeyindeydi. 29 Ağustos haftasında 20 milyar doların altına inen swap hariç net rezervlerde de düşüş sürdü. 6 Eylül haftasında swap hariç net rezervler 18,5 milyar dolardan 17,4 milyar dolar düzeyine geriledi. E hani yabancı gelecekti? Rezervler düzenli artacak, buna bağlı kur düşüp enflasyonu baz etkisi bitince bile aşağı itecekti?
C- Sahada yapısal tedbirlerin AKP içindeki unsurların çıkarları ile çatıştığı için hayata geçirilememesi enflasyonu gıda öncülüğünde tekrar yukarı taşıyabilir. Sadece talebin ve arzın boğulması ile enflasyon düşmez. Sahada yani tarlada ve sanayide önlemler almadan, üretim ve dağıtım mekanizmaları elden geçmeden çözüme ulaşmak imkânsız…