2020’de bütün dünyada büyüme oranları eksi olacak. Bizde de eksi olacak ve fakat 2020’nin birinci çeyreği yüzde 4.5 büyüme yaşamış olmamız nedeniyle bu daralma daha düşük kalacaktır.
Aslında 2020 yüzde 4,5 büyümeyi de, ”Dünya daraldı, biz büyüdük” şeklinde yorumlamakta da ihtiyatlı olmalıyız. Çünkü 2020’nin ilk çeyrek büyümesi 2019 ilk çeyrek GSYH’ya göre hesaplanıyor. 2019 ilk çeyrekte bütün dünyada GSYH’da büyüme oldu, bizde ise yüzde 2,3 küçülme oldu. Eğer bizde de 2019 ilk çeyreğinde GSYH’da yüzde eksi 2,3 küçülme yerine yüzde 2.3 büyüme olsaydı, şimdi 2020 ilk çeyrekte büyüme değil yüzde eksi 0,06 küçülme olacaktı.
(…)
Türkiye’de genişleme önlemleri, ABD veya AB ile aynı paralelde etki yapmaz. Türkiye’nin öncelikli sorunu, aşırı kırılgan ve spekülatif piyasaları önlemek, güven ortamı oluşturmak ve planlama yaparak, tasarruf – tüketim, toplam talep, toplam arz dengesini sağlamaktır. Bunun için orta vadede düşük büyüme dönemi yaşanabilir ve fakat ekonomik istikrar kalıcı olur.