Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP’yi hedef alarak “Normalleşmesi ve yumuşaması gereken muhalefet” dedi ve ekledi: “Cumhur İttifakı sapasağlam ayaktadır ve ayakta kalacaktır.”
Erdoğan’ın grup konuşmasında söyledikleri şöyle:
İttifak olmaz
“Bizim; siyasette yumuşama, muhataplarımızın ifadesiyle ‘normalleşme’ çabamız, aslında muhalefeti normalleştirme çabasıdır. Sıkılı yumrukları açacak olan, hançerleri kınına koyacak olan, dilini, söylemini, siyaset tarzını düzeltecek olan, yumuşaması, normalleşmesi gereken muhalefettir.
Bizim, son bir yılda üst üste yaşanan üç seçim sebebiyle artan siyasi tansiyonu düşürmek için attığımız adımları kimse yanlış anlamasın. İktidar partisiyle ana muhalefet partisi arasında siyasi ittifak olmaz. Uzlaşma olur, normalleşme olur, yumuşama olur ama ittifak olmaz. Zira iktidar ve ana muhalefet arasındaki ittifak, siyasetin de demokrasinin de çok partili sistemin de fıtratına aykırıdır. Biz de zaten böyle çaba içinde değiliz.
Biz, durduğumuz yerde duruyoruz; muhalefetten ise bizim durduğumuz yere, yani hoşgörüye, yani birleştirici dile, yani kucaklaştırıcı siyasete, yani devleti ve milleti önceleyen politikalara yaklaşmasını bekliyoruz.
Hazım problemi
Biz ülkemizin, milletimizin çıkarları için yapıcı davranmaya çalışırken CHP genel başkanının, nezaket üslubunu da aşarak, siyaseti nasıl gerilime sürüklemeye çalıştığını bütün milletimiz yakından izliyor. İadeyi ziyaretimizin üzerinden daha iki gün bile geçmeden yapılan ve daha sonra dozu sürekli artırılan ‘çiğlikler‘i herkes takip ediyor. Karşımızdakilerin ciddi bir ‘hazım problemi’ yaşadıkları anlaşılıyor.
Boynu çekilecek uysal koyun değiliz
22 yıldır, kimi zaman yalnız kimi zaman da samimi dostlarımızla yürüyoruz. Bu 22 yıl boyunca CHP’den hoşgörü de nezaket de görmedi. Bundan dolayı da hiçbir şey kaybetmedik. Bugün de siyasi bir kazanç peşinde değiliz.
İstiyoruz ki CHP gerilim siyasetini artık bıraksın, normalleşsin, milli iradeyle barışsın ve bundan da milletimiz ve demokrasimiz kazançlı çıksın. Diyaloğa şans tanıma arzumuz, partimize, hükümetimize ve Cumhur İttifakı’na yönelik hadsizlikleri kabulleneceğiz manasına gelmez. Edepli olmamız, edepsizliğe göz yumacağımız anlamına asla gelmez. Yumuşak başlıyız ama kimse unutmasın, boynu çekilecek uysal koyun da değiliz.
Başarı hikayemize ortak etmeyiz
Ülkeye ve millete hiçbir hayrı olmayan bu tür ikili münakaşalara girmemeye özellikle itina gösteriyoruz. Muhalefetten de yapıcı davranmalarını, asgari siyasi nezakete uymalarını, eski alışkanlıklarını terk ederek normalleşmelerini bekliyoruz.
Diyalog süreci, parti içi iktidar kavgasına kurban edilmemeli. Muhalefetten gelecek her türlü müspet eleştiriye de açığız. Eleştiri sınırlarını aşan yakışıksız ifadeleri sineye çekmeyiz. Cevabını misliyle vermekten geri durmayız.
Tabii birilerinin ortaklık arayışı, şayet AK Parti’nin 22 yıllık başarı ve rekorlarla dolu hizmet, eser, yatırım ve reform destanından pay kapmaksa, kusura bakmasınlar ama kimseyi başarı hikayemize ortak etmeyiz. Biz yasakları kaldırırken, iptali için Anayasa Mahkemesine koşanlara, her devasa projemize karşı çıkmak için absürt bahaneler üretenlere, Türkiye’de parmakla gösterecekleri tek bir dikili taşları dahi olmayanlara, darbeden sokak olaylarına milli iradeyi hedef alan her türlü girişime çanak tutanlara, son 22 yıldır AK Parti’nin hizmet ve reform siyasetine sürekli takoz koymaya çalışanlara, öyle kolay yoldan prim kazandırmayız. Bunlar iki fotoğraf karesiyle hazıra konulacak başarılar değildir; her birinin gerisinde 22 yıllık emek, mücadele ve dökülmüş alın teri vardır.”
Cumhur İttifakı sapasağlam ayakta ve ayakta kalacak
15 Temmuz darbe girişimine karşı şehitlerimizin fedakarlıkları üzerinde yükselen Cumhur İttifakı, Türkiye’nin bekasının teminatı olmuştur.
Son sekiz yıldır ülkeye hizmet mücadelesini, aynı hissiyatı taşıdığımız, ülke ve millet adına aynı duyguları paylaştığımız ittifak ortağı MHP ile omuz omuza yürüttü. Cumhur İttifakı, her ne kadar farklı siyasi partilerin bir araya gelmesinden teşekkül etmiş olsa bile Türkiye adına, milletimiz adına birdir, tek yürektir, tek ruh, tek vücuttur. Cumhur İttifakı’nın herhangi bir üyesine yapılan saldırı, doğrudan doğruya Cumhur İttifakı’nın birliğine, bütünlüğüne, insicamına yapılmıştır. Biz bu saldırılara eyvallah demeyiz. Bu saldırılara müsamaha göstermeyiz, geçit vermeyiz. Oynanan oyunun da farkındayız.
İtibar suikastlarıyla, haysiyet cellatlarıyla, affedersiniz bitleri kanlanan FETÖ’nün tetikçi kalemleriyle nereye varılmak istendiğini çok iyi biliyoruz. Gerek sayın Devlet Bahçeli gerekse şahsım, yapılan saldırıları, fitne çabalarını, o saldırıların arkasındaki aklı, maksadı ve karanlık odaları gayet net biçimde görüyoruz. Şunu açık açık ifade etmek isterim ki bunların meselesi, Milliyetçi Hareket Partisi’nden ziyade Türkiye’nin güvencesi Cumhur İttifakı’dır. Allah’ın izniyle bu tuzağa düşmeyeceğiz, milletimizi de düşürmeyeceğiz. Şunu herkes görsün, anlasın ve zihnine adeta mıh gibi kazısın: 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı meydanlarda kurulan Cumhur İttifakı sapasağlam ayaktadır, birdir, bütündür ve ülkemizin, milletimizin selameti adına, sarsılmadan ayakta kalacaktır.
Etrafı ateş çemberiyle kuşatılmış Türkiye’yi karşılaştığı risklerden koruyan en güçlü kalkan Cumhur İttifakı’dır. Türkiye’yi bekasına yönelik tüm tehditlerden, sahil-i selamete çıkaracak olan da yine Cumhur İttifakı’dır.
Biz arzu ve temenni ediyoruz ki ittifaka katılamaz ama ana muhalefet de bu riskleri görsün, bu tehditleri anlasın, Türkiye’nin geleceği adına daha makul, daha yerli ve milli bir zeminde dursun. En azından demokrasimizi, ülkemizin bekasını, milli çıkarlarımızı savunma konusunda eski kötü alışkanlıklarından vazgeçsinler. Bunu ister yaparlar isterlerse yapmazlar, elbette kendileri bilir.
Müttefikimiz MHP ile, sayın Devlet Bahçeli ile hem Türkiye’ye ve milletimize yönelik saldırılara hem de tek tek partililerimize yönelik saldırılara, sinsi planlara, fitne hareketlerine bütün bunlara karşı bir olmaya, diri olmaya, tüm saldırılara birlikte göğüs germeye devam edeceğiz.”