MESUDE ERŞAN
@mesudersan
Bahçeşehir Üniversitesi Konservatuvarı Müzik Bölüm Başkanı Dr. Erman Türkili, erken yaş (2,5-5), öğrenme güçlüğü çeken ve otizm spektrumundaki çocukların piyano çalabilmesi için notasız bir tanışma metodu geliştirdi. Renkler, şekiller, semboller, ilüstrasyonlar kullanan Türkili, küçüklere müzik dünyasının kapılarını aralıyor.
Türkili, 12 yıllık grafik, ön hazırlık, test aşamasından sonra İngilizce yazdığı ‘First Steps of a Little Artist’ (Küçük Bir Sanatçının İlk Adımları) kitabını çıkardı. Çocuk, ergen ve erişkin psikiyatrisi uzmanı Prof. Dr. Yankı Yazgan’ın ön sözünü yazdığı kitap şu anda tüm dünyada satılıyor. Kitaptaki metotları uygulamak için öğretmen ya da ebeveynlerin müzik geçmişinin olması gerekmiyor. Çocukların renk ve sembol eşleştirmesiyle melodileri hızla çalmaya başladıklarını belirten Türkili, “Bu metodun temel amacı, çocuklara özgüven ve motivasyon sağlayarak müzikal eğitimlerini bir sonraki aşamaya taşıyacak ilk adımı atmalarına yardımcı olmak” dedi.
Enstrüman çalmanın zekayı geliştirdiğini belirten Türkili, üç yaşından itibaren piyanoya, beş yaşından itibaren ise kemana başlanılmasını tavsiye ediyor.
Türkili kitapla ilgili çalışmalarına 2008’de Amerika’da başladı. Üç yaşındaki bir öğrencisi için notalar anlamsızdı. Enstrümanda tutmakta zorlanıyordu. Türkili, geleneksel eğitim yöntemlerinin yetmediğini fark etti. Çocukların en çok zorlandıkları alanlardan biri, porte üzerindeki notaları ve nota değerlerini belirlemekti.
Öğrenme güçlüğü çeken ve otizm spektrumundakiler de uygulayabilir
Aklına notalar yerine, sembol, şekil ve renklerle anlatma fikri geldi. Bunları kullanarak yeni şarkılar yazdı. Geliştirdiği yöntemle, çocuklar çok küçük de olsalar öğrenebiliyordu. Öğrenme güçlüğü çeken ve otizm spektrumu içerisinde yer alan çocukların da bu basit ve kavraması kolay metodu uygulayabildiklerini gördü. Renk ve sembol eşleştirmesiyle hızla melodileri çalmaya başlayabiliyorlardı. Türkili bu birikimi ve yöntemini daha fazla çocuğa ulaştırabilmek için kitaplaştırdı.
Türkili sorularımızı şöyle yanıtladı:
Çocukların müziğe yönlendirilmesi ya da ilgilenmesi için yetenekli olmaları şart mı?
Hayır. Yetenek zamanla gelişir. Eğitimle çocuklar öğrendikleri konuya bağlılık kazanır ve onun üzerine ne kadar uygulayabildiklerini görürler. Sizlere kendi örneğimi kısaca anlatmak isterim. Ben ilk konservatuar sınavlarına hazırlanırken bir hocaya götürülmüştüm ve ilk ders hoca, “Bu çocuk okulu kazanırsa ben okulda bahçıvan olurum” demişti. Okulu kazandım ve sonrasında absolut kulak olduğum anlaşıldı, yani enstrümanlardan çıkan seslerin notalarını söyleyebiliyorum ama ilk ders durum hiç böyle değildi.
Müziğe kaç yaşından itibaren yönlendirmek mümkün?
Dünyanın farklı ülkeleri, farklı yaşları esas alıyor. Ancak giderek daha erken yaşa inmek için yeni metotlar geliştiriliyor. Örneğin Mozart’ın hayatını okuyoruz, Üç yaşında şurada çaldı, sekiz yaşında ilk senfonisini yazdı, 12 yaşında ilk operasını yazdığını anlatıyoruz ama eğitim merkezine gidiyoruz. “Yedi yaşından önce olmaz” deniyor. Birey ne kadar erken yaşta bir psikomotor beceriye sahip olursa o kadar daha iyi bir gelişim gösteriyor. Ben üç yaşından itibaren piyanoya, beş yaşından itibaren ise kemana başlanılması yönünde tavsiye veriyorum.
Müzik çocuğun gelişimine nasıl etki eder? Bunu kanıtlayan objektij veriler var mı?
Bu konuyu bazı akademik veriler ile açıklamak isterim. University of Central Florida sinirbilim profesörlerinden Kiminobu Sugaya yıllardır verdiği ‘Müzik ve Beyin’ derslerinden birinde şöyle anlatıyor: “Sekiz yaşına kadar beyin gereksiz görülen nöronlar atılıyor. Sadece bu sebepten ötürü bile erken yaşta müzik eğitimi alınca birey bu alandaki nöronlarını hayat boyu kullanılmaya devam ediyor.”
Müzik eğitimini incelediğimizde bir çocuğun yaptığı diğer aktivitelere göre çok daha aktif bir zeka kullanımı görürüz. Örneğin çocuk keman çalarken hem notaya bakması ve o notaları bulması, hem enstrümanı tutması ve doğru sesleri çıkartması, bu çıkarttığı sesleri işitsel becerileriyle beraber teyit ederek bir sonraki notaya geçmesi gerekir. Bir sayfalık bir eser içerisinde dahi yüzlerce nota olduğunu düşündüğünüzde hem görsel hem işitsel hem de ince motor becerilerini çok üst seviyede kullanması gerekiyor.
Enstrüman çalmak zekayı geliştiriyor
Çocukların müzikle ilgilenmesinden kasıt mutlaka bir enstrüman çalabilmesi mi?
Birçok araştırmada müzik dinlemenin de son derece faydalı olduğu görülmektedir. Fakat bir enstrüman çalmak zekâ gelişiminde büyük rol oynuyor. Müzik dinlemeyle ilgili ileri yaşlarda çok çarpıcı araştırmalar var. Yine Kiminobu Sugaya’nın bir araştırmasına göre Alzheimer rahatsızlığı olan ileri yaşlarda bireylerde müzik dinletildiğinde gözlerinin açıldığı, hareket etmeye başladıkları ve şarkı söyledikleri görülüyor. Bu süreç 10 dakika kadar devam edebiliyor.
İlgilerini uzun süre çekmek mümkün mü?
Geleneksel metotlar ile çocukların ilgisini uzun süre çekmek 21’inci yüzyılda artık çok zor. Bu sebepten ötürü renklendirmeye, gündelik yaşamlarında kullandıkları yöntemleri müzik eğitimine aktarmaya ihtiyaç var.
Israrcı olmak doğru bir yaklaşım mı?
Çocuğun anlayacağı bir eğitim çizelgesi kullanılırsa, müzik eğitimi onlar için çok keyifli bir hal alabilir. Bu durumda ısrarcı olmak gerekeceğini zannetmiyorum. Fakat eski ve didaktik eğitim yaklaşımları çocukları soğutuyor ve belirli bir süreden sonra müzikten uzaklaştırıyor.
Hangi enstrümanlar çocuklar için uygun olabilir? Ya da tercih edilecek enstrüman yaşa göre mi değişiyor?
Yaşa göre ve çocuğun fiziki yapısına göre değişiyor. Bazı çocuklar üç yaşında rahatlıkla bir kemanı tutabilir ve öğrenebilirken, bazı çocuklar için omuz, baş ve boyun kasları daha tam anlamıyla gelişmemiş oluyor. Fakat piyano oturarak çalındığı için üç yaşında rahat bir başlangıç yapılabiliyor.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite, otizm spektrum bozukluğu sorunu bulunan çocuklar nasıl yararlanabilir müzikten?
Uzmanlık alanım bu değil. Bu sebepten ötürü biz kitabımızda ne yapıyoruz onu sizlere anlatmak isterim. Ben renk ve sembol üzerine son 14 senedir çalışıyorum. Ben bu yöntemi erken yaş eğitim için kurguladım. Üstün zekalılar eğitimi uzmanı Dr. Bahar Eriş benim bu yöntemi otizmli çocuklarda da kullanmamı tavsiye etti, pilot çalışmalar yaptık ve çok güzel sonuçlar aldık. Nota okumakta çok zorlanan özel eğitim çocukları bir anda piyano çalabilir hale geldiler. Bu konudaki önemli otoritelerden birisi olan Prof. Dr. Yankı Yazgan’ın kapısını çaldım ve kendisinin bu konudaki tavsiyelerini istedim. Yankı hocam bu konuda çok olumlu baktıktan sonra kitabın önsözünü de onun yazmasını rica ettim.
Çalışmaları Almanya’da devam ettiriyorlar
Şimdiye kadar görüştüğümüz özel eğitim alanından gelen çocuklar ile çok rahat ve akıcı bir eğitim çizelgemiz var. Renk ve semboller, işin en zor kısmı nota algısını ortadan kaldırıyor ve eğitim bir anda son derece rahat bir çizelgeye dönüşüyor. Çalışmalarımızı sadece burada değil, Almanya’da da devam ettiriyoruz. Çok olumlu geri dönüşler almaya devam ediyoruz.
Kursa, müzik derslerine bütçesi yetmeyen ailelere ne önerebilirsiniz?
Ebeveynlerin bulundukları şehirlerdeki aktiviteleri takip etmeleri, onları kaliteli içeriği olan etkinliklere götürmeleri son derece büyük önem taşıyor. Bulundukları şehirde erken yaş eğitim alanında neler yapılıyor, toplu eğitim yaklaşımlarından hangileri mevcut araştırıldıktan sonra deneme dersi gibi süreçler esnasında bu ilgi son derece rahat bir şekilde yönlendirilebilir. Son dönemlerde İstanbul’da bir çok belediye kuruluşu çok iyi eğitimler sunuyor. Bulundukları ilçenin belediyelerini takip etmelerini tavsiye ederim.
Türkiye’de çocuklar maalesef sınav odaklı, hem okul hem de evlerde bu böyle. Çocuklar ne müzik gibi aktivitelere ne de spora zaman ayırabiliyor…
Biz bir sınav ülkesiyiz. En değerli yıllarımız masa başında heba oluyor bence. Çok yetenekli, inanılmaz ilerlemeler gösteren müzik öğrencilerimiz lise sınav çağına geldiklerinde bir anda sadece buna odaklanıyorlar. Maalesef buna mecburlar da. Ebeveynlere yegâne tavsiyem, çocuklarının duygusal zekalarını da geliştirecek aktiviteleri sınav çağına geldiklerinde bitirmesinler. Her eğitim, sadece sınav kazanan değil, mutlu ve huzurlu bireyler de yetiştirmeyi hedefler.
Kitabınızı neden İngilizce yayınladınız?
Kitap birçok ülkede eşzamanlı dağıtılmaya başladı bu sebepten ötürü İngilizce olması bir avantajdı. Kısa sürede Türkçe, Almanca ve birçok diğer dile çevrilmesini planlıyoruz. İçerisinde kullanılan İngilizce son derece basit bir İngilizce, eğitim içeriği olarak sembol ve renk olduğu için hiçbir müzik eğitimi olmayan ebeveynler tarafından da rahatlıkla uygulanabiliyor.