Kemal Bey artık istediği kadar sitem edebilir. Gerçekten de iktidarın yarattığı büyük krizlerin geniş halk kitlelerinin karşısına çıkardığı sonuçları bir kenara bırakmış, koltuğunu korumak için büyük çaba sarf ediyor. Kurultay mücadelesinde (Geçmişte kendisini hedef alanlar da dahil) herkesle her türlü ittifakı yapması bunun en büyük göstergesi. Örnek mi istiyorsunuz? İstanbul’a bakın. Canan Kaftancıoğlu’nun İl Başkanı seçildiği İstanbul İl Kongresi’nde rakibi o zamanki İl Başkanı Cemal Canpolat’tı ve Canpolat’ın ekibi kendisini hedef tahtasına koyup hoş olmayan bir kampanya yapmıştı. Genel Başkan Kılıçdaroğlu da Canpolat’a karşı Kaftancıoğlu’nu desteklemiş, hatta o kongreye mor kravat takarak gidip “kadın adaydan yana olduğu” mesajını açıktan vermişti.
Canpolat ve ekibi ise il başkanlığını kazandığı andan itibaren Kaftancıoğlu’yla uğraşıp durmuştu. İktidar yanlılarının Kaftancıoğlu’na ve CHP’ye karşı kullandığı (onların tabiriyle “taciz skandalları” gibi) argümanları yayanların çoğunun bugün Kaftancıoğlu’yla aynı safta olması size de ilginç gelmiyor mu? Şimdi Kılıçdaroğlu, Kaftancıoğlu ve Canpolat (hepsi bir arada) ittifak yapmış Ekrem İmamoğlu’nu kaybettirmeye çalışıyorlar. “İlkeleri olan, konjonktüre ve çıkara göre eğilip bükülmeyen” sosyal demokratların böyle kolay saf değiştirmeleri, çıkar uğruna aynı safta birleşmeleri daha önce bu kadar çok ve kolay oluyor muydu sahi?