Covid-19 aşısı olmayı reddetme ya da isteksizliğin çocukluktan kalma, ebeveynlerin ayrılması, ihmal, fiziksel ya da cinsel istismar gibi travmalarla ilişkili olabileceği görüldü.
Britanya’da yapılan araştırmaya göre çocukluk travması olanların Ulusal Sağlık Hizmetleri’nin (NHS) sağladığı Covid bilgilerine güvenme, kısıtlama veya maske takma kurallarına uyma olasılıkları da düşük.
Britanya’da salgınla geçen iki yılın ardından yaklaşık her 10 kişiden biri (yüzde 9) hala hiç aşı olmamış durumda.
Sağlık uzmanları ve yetkililer bunun nedenini anlamak için çalışıyor. Şimdi BMJ Open’da yayınlanan yeni bir araştırma aşı tereddütünün çocukluk travmasıyla ilişkili olabileceğini ortaya koydu.
Araştırmacılar 2020-2021 yılları arasında kapanmanın uygulandığı dönemde Galler’de yaşayan 18 yaş üstü 2 bin 285 kişiyle anket yaptı. Katılımcılara dokuz farklı olumsuz çocukluk çağı deneyimleri (Aces) ile NHS’in Covid-19 bilgilendirmesine güven, maske ve sosyal mesafe kurallarının kaldırılmasını destekleyip desteklemedikleri ve aşı tereddütü soruldu.
İhmal, psikolojik ya da cinsel istismar, aile içi şiddetin, alkol yada madde bağımlılığının olduğu evde büyümek, anne-babanın ayrılması ya da terk etmesi, akıl sağlığı sorunlu bir ebeveynin olması, olumsuz çocukluk çağı deneyimleri örneklerinden.
Katılımcıların yarısı çocukluk travması yaşamadığını belirtirken, beş kişide biri bir tür travma yaşadığını, altı kişiden biri iki ya da üç ve her 10 kişiden biri dörtten fazla çocukluk travmasını yaşadığını belirtti.
Sonuçlar, kişilerde çocukluk travması ne kadar çoksa Covid-19 bilgilendirmesine güvenmeme, hükümetin uyguladığı kısıtlamaların haksızlık olduğunu ve maske zorunluluğunun kaldırılması gerektiğini düşünme olasılığının o kadar fazla olduğunu gösterdi.
Aşı tereddütünün, hiç travması olmayanlara kıyasla dörtten fazla olumsuz çocukluk çağı deneyimi yaşayanlarda üç kat daha fazla olduğu görüldü.
18-29 yaş arasında dörtten fazla travması olanlarda aşı tereddütünün yüzde 38 oranında olduğu hesaplandı. Yaş yükseldikçe aşı terddütünün azaldığı anlaşıldı.