CHP Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili tartışmaya yol açan sözlerinin arkasında olduğunu söyledi.

Fotoğraf: DHA
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 15 Temmuz gecesi İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yaptığı “Şu anda bu çıkış, bu hareket Allah’ın büyük bir lütfu” açıklamasını hatırlatan Akaydın “Bu açıkça suçunun itirafıdır ve 249 şehidin de sorumlusu benim demektir” demişti.
‘Sözümün arkasındayım’
15 Temmuz Derneği’nin söz konusu ifadeleri nedeniyle hakkında suç duyurusunda bulunduğu CHP’li vekil, ‘FETÖ’yü aklamaya çalıştığı suçlamasına karşı çıktı.
‘Şehitlerimizin kanını savunuyorum’
15 Temmuz’u ‘öngörülen, önlenemeyen ve sonuçlarından da yararlanılan bir darbe teşebbüsü’ diye niteleyen Akaydın şöyle devam etti: “15 Temmuz’da şehit olan 248 kardeşimizin aziz hatıralarına saygıyla söylüyorum. Bunun hesabının verilmesi lazım, bunun sorumlularının açıklanması lazım. Ben şehitlerimizin kanını savunuyorum, anıları önünde de saygıyla eğiliyorum; ama 15 Temmuz Derneği tarafından çarpıtıldığı için bunlar yanlış yorumlanıyor. Ben, ’15 Temmuz darbe teşebbüsünde FETÖ’nün parmağı yoktur’ demedim. FETÖ’yü aklamaya da çalışmadım. Bu bir darbe teşebbüsüdür; ama birçok yönden değerlendirilmesi lazım.”
‘Açıklanmaya muhtaç tarafları var’
Erdoğan’ın ‘Allah’ın lütfu’ ifadesinin sorgulanması gerektiğini dile getiren Akaydın şunları söyledi: “Ne demek bu? Yani biz bunun sonuçlarından yararlanıyoruz, demek. Eğer bir devlet büyüğü, devlet adına böyle bir konuşmada bulunuyorsa bunun sorgulanması lazım. Yani bu darbe teşebbüsünün tiyatro tarafı var. Açıklanmaya muhtaç tarafları var. O gece Boğaziçi Köprüsü’nde silahlı bir güç var. Bu gücün karşısına halkı niye yönlendiriyorsun? Silahlı kuvvetler bir kalkışma yapıyorsa polis gücü var. 250 bin kişilik polis ordusu var. Üstelik son yıllarda bazı özel nedenlerle oldukça ağır silahlarla donanmış polis gücü var. Bu polis gücünü sahaya sürmüyorsun masum insanlara diyorsun ki ‘Gidin direnin’. Bu insanlar orada da şehit oluyorlar. Bunun hesabının sorulması lazım.”