(Erdoğan’ın) çok yakın bir gelecekte, ‘keyfi-otoriter gidişi’ne ve ‘oyun planı’na uymayacak kim varsa, onlar için en ağır suçlamaları yapabileceği anlaşılıyor. Kimseye vefası olamaz onun.
Abdullah Gül de eğer ‘demokrasi ilkeleri’ne uygun davranırsa Tayyip Erdoğan’ın gazabından nasibini alacaktır.
Tayyip Erdoğan’ın ‘işine yaramayan’ herkes en ağır yakıştırmalarının hedefinde. İçerisi, dışarısı; herkes. Dünyanın tüm demokratik kesimlerinde Türkiye’ye ilişkin ‘kara propaganda’ söz konusu ise bu, ne yazık ki bizzat Tayyip Erdoğan’ın günlük beyanlarından oluşuyor.
Ekonomi olumlu sinyaller vermezken Anayasa Mahkemesi ve HSYK’dan şikâyetçi ve yargıda ‘cadı avı’ başlatmak istediği mesajları veren Tayyip Erdoğan, bir de ‘özerk’ Merkez Bankası’na müdahaleye niyetli gözüküyor; faiz oranları konusunda Merkez Bankası Başkanı ile çatışıyor ve dış dünyadaki yatırımcıları Türkiye’den kaçırtmak için, adeta, elinden geleni yapıyor.
Sağduyudan neredeyse tümüyle uzaklaşmış bir başbakan var Türkiye’de. Bu kadar ‘açığı’nın yanı sıra bir de ‘Çankaya’ya tırmanmak’ istiyor. Çankaya için de ‘ağır yük.’ Çankaya yolunda da ‘yükü çok ağır.’
Üstelik, Çankaya’ya tırmanabilmesi için yaklaşık 3 milyon kişiyi daha arkasına alması gerekiyor.