Yunan sanatçı Despina Vandi’nin Türkiye’yi apar topar terk etmesi başka bir örnek… Ama 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde, Türkiye’nin tarihine dair çok şey söyleyen İstanbul Şişli’de başka bir şey oldu… İyi ki de oldu. Şişli, bize unuttuğumuz ya da unutturulmaya çalışılan çoğulculuğu hatırlattı.
Şişli Belediyesi’nin altı aya yayılacak Biz Şişli kampanyasının ilk etkinliğinde Kardeş Türküler bize Türkçe, Kürtçe, Rumca, Ermenice, Arapça şarkıların ahengini, barışı; çok dilli, çok etnisiteli, çok dinli Şişli’den hatırlattı.
“Ah işin rast gitse, barış gelse… Öyle demeyin barış demek aş demek, iş demek, az silah büyük bütçe demek, refah demek, huzur demek…”
Yer de manalıydı, Maçka Demokrasi Parkı…
Barış kavramının pek duyulmadığı, pek de sevilmediği bir siyasal iklimde Biz Şişli kampanyasını Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’a da sordum. Öyle ya, ortada gerim gerim gerilen bir toplumsal yapı var. Linçler, konser basmalar, bıçaklamalar, halay yasakları, düğün gözaltıları, köpek katliamları, kadın cinayetleri, göçmen çocukları dövmeler…