İngiltere’nin Southport şehrindeki bıçaklı saldırı sonrası başlayan aşırı sağcı grupların protestolarının şiddetlenmesine karşı, polis, camilerde ve sığınmacıların kaldığı bölgelerde güvenliği sıkılaştırdı.
Southport şehrinin Hart Caddesi’nde geçen pazartesi 17 yaşındaki bıçaklı saldırgan Axel Rudakubana, bir caminin dışında önüne gelen herkesi bıçaklayarak üç kız çocuğunu öldürmüştü. Saldırgan yakalanmıştı.
Fakat sosyal medyada saldırganın motivasyonuna ve kimliğine ilişkin söylentiler yayılmıştı. Kimi müslüman olduğunu, kimi yasadışı göçmen olduğunu öne sürüyordu.
Söylentiler üzerine aşırı sağcı İngiliz Savunma Birliği hareketine mensup olduğu düşünülen yaklaşık yüz kişilik bir grup, salı günü, Hart Caddesi’nde gösteri yaptı. Sosyal medyada saldırganın müslüman olduğuna ilişkin asılsız bilgiler dolaşırken, göstericiler, bölgedeki camilere saldırdı.
Gösterilerde 53 polis yaralandı, 4 kişi gözaltına alındı.
Ülkeye yayıldı
Saldırgan 18 yaşından küçük olduğu için başta kimliği verilmiyordu ama daha sonra Britanya doğumlu olduğu öğrenildi. Fakat gösteriler başkent Londra dahil, birçok şehre yayılmıştı bile.
Manchester’da sığınmacı barınaklarını hedef alan göstericiler ‘Onları sınır dışı edin, desteklemeyin’ pankartları taşıdı. Londra’daysa işaret fişekleri fırlatan göstericiler ‘Göçmen botlarını durdurun’ sloganları attı.
The Guardian’ın haberine göre, gelecek günlerde ülkenin dört bir yanındaki kasaba ve şehirlerde aşırı sağcı gruplar en az 19 gösteri düzenleyecek.
Dolayısıyla camilerde ve sığınmacıların barındığı bölgelerde güvenlik önlemlerini arttı.
Camilerin güvenliğini sağlayan ‘Mosque Security’ şirketi, son günlerde 100 camiden destek talebi aldıklarını, camilerin ve toplumun korunması için yetkililerle çalıştıklarını bildirdi.
‘Yanlış bilgi telefon ekranıyla sınırlı değil‘
Southport milletvekili Patrick Hurley, barışçıl olmayan gösterilerin 17 yaşındaki saldırganın kimliğine dair sosyal medyadaki ‘yalan ve propaganda’ nedeniyle çıktığını belirtmişti: “Sosyal medya saldırgana dair yanlış bilgiyle kaynıyor. Yanlış bilgiye iyi niyetle karşı koymaya çalışanlar da bu bilgileri istemeden daha çok yayıyor.“
Hurley, şöyle devam etmişti:
”Yalan yanlış bilgilerin etkisi sadece insanların telefonuyla sınırlı değil, gerçek dünyaya da yansıyor. Gelin görün ki yüzlerce kişi taşkınlık yapmak için Southport’a akın etti. Neden? Çünkü ya yazılıp çizilenlere inanıverdiler ya da toplumu bölmek için yalan bilgi yayan aktörler bizzat onlar.”
Britanya Başbakanı Keir Starmer ise göstericileri kınamış ve ölenler için düzenlenen anma törenini ‘şiddet ve eşkıyalıkla gasp ettiklerini’ belirtmişti.