Birleşmiş Milletler’in ifade özgürlüğü konusundaki özel raportörü David Kaye, temas ve incelemelerde bulunduğu Türkiye’nin durumunu ‘karamsar’ ve ‘vahim’ olarak yorumladı. Kaye ayrıca, ifade özgürlüğü hakkını kullandığı için cezaevinde bulunan herkesin derhal serbest bırakılması için çağrıda bulundu.
Fotoğraf: DHA
Reuters’ın haberine göre hafta boyunca Türkiye’de bakanlıklar, Anayasa Mahkemesi (AYM), sivil toplum örgütleri ve cezaevinde bulunan bazı gazetecilerle görüşme yapan Kaye, Ankara’da basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda, hem 15 Tammuz darbe girişimi, hem de PKK ve IŞİD gibi örgütlerin saldırıları nedeniyle hükümetin tehdit hissetmesinin haklı olduğunu ve ülkede yaşayan herkesi koruma sorumluluğu bulunduğunu belirten Kaye, “Ancak bu, hükümete verilmiş bir açık çek değildir. İfade özgürlüğü, hiçbir kısıtlamaya tabi değildir” dedi.
İfade özgürlüğü konusunda vardığı sonuçların ‘karamsar’ olduğunu belirten BM raportörü, yazılı açıklamasında da Türkiye’nin durumu için ‘vahim’ yorumunu yaptı.
Hükümetin davetiyle gelmişti
Kaye, özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından çok sayıda gazetecinin ve akademisyenin gözaltına alındığına ya da işlerinden çıkarıldığına, muhalif basın-yayın organlarına yönelik kısıtlamaların arttığına ve çıkarılan KHK’larla 300’den fazla sivil toplum örgütünün kapatıldığına da dikkat çekti.
Cezaevinde bulunan bazı Cumhuriyet gazetesi çalışanları ve yine cezaevinde bulunan dilbilimci Necmiye Alpay’la görüştüğünü belirten Kaye, gazeteci ve yazarlar Mehmet Altan Ahmet Altan, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Aslı Erdoğan ve karikatürist Musa Kart gibi isimlerle görüşmesineyse izin verilmediğini aktardı.
Kaye, incelemelerde bulunması için davetiyle geldiği hükümete çağrıda bulundu: “Hükümet acilen cezaevinde bulunan yazar, gazeteci ve akademisyenleri serbest bırakmalı. Hükümet alınan her türlü önlemin ve uygulanan kısıtlamaların ‘orantılı’ olmasına dikkat etmeli, herhangi bir hakkı elinden alınanlar için bu kararlara yasal itiraz yolları açık olmalı. Hükümet özellikle istihdam hakkından mahrum bırakılan kişilere yönelik düzenlemeleri gözden geçirmeli. Basın ve tüm bireyler kamuyu ilgilendiren konularda yorum yapma, görüş beyan etme hakkına sahip olmalı. Terörle Mücadele Kanunu gözden geçirilmeli. Medya kuruluşları ve internet medyası üzerindeki engellemeler kaldırılmalı.”