EMRE ZOR
@zor_emre01
ABD’de 5 Kasım’daki başkanlık seçimleri öncesi Demokrat Partili Başkan Joe Biden ve Cumhuriyetçi Partili selefi Donald Trump, milyonlarca seçmenin izlediği canlı münazarada kozlarını paylaştı.
Hızlı ve ara ara mırıldanarak konuşan, tekleyen, cümlelerini bitirmekte zorlanan Biden, özgüvenli ve akıcı konuşan Trump’ın gölgesinde kaldı.
İzleyicilerin yüzde 67’si Trump’ın, yüzde 33’üyse Biden’ın münazarayı kazandığını düşünüyor.
Demokratların kasım seçimlerine dair kaygılanması için çok neden var.
81’lik Biden ve 78’lik Trump, bugüne kadar ABD başkanlık seçimlerinde yarışan en yaşlı adaylar. Ayrıca ABD’de 1912’den beri ilk kez başkanlık seçimlerinde bir başkan ve selefi karşı karşıya.
90 dakikalık münazara iki aday için de başkanlık yarışının gidişatını şekillendirmek ve yüzde 20’lik kararsız seçmeni yönlendirmek için kritikti.
Adaylar, haber kanalı CNN’nin Atlanta şehrindeki stüdyosunda iki moderatörle yalnızdı. Biden ekibinin isteğiyle münazaraya izleyici alınmadı ve konuşma sırası gelmeyen tarafın mikrofonu kapatıldı.
Adayların sahnede aralarında 2,5 metre, ideolojileri arasında ise kilometrelerce mesafe vardı.
Münazaraya üç buçuk dakikalık iki reklam arası verildi, Trump ve Biden’ın aralarda kampanya ekipleriyle görüşmesine izin verilmedi. Soruları cevaplamak için iki dakikası olan adayların sadece kağıt-kalemi ve su şişesi vardı.
Normalde, seçime iki ay kala, eylülde gerçekleşen münazara bu yıl erken yapıldı. Demokratlar, Biden’ın münazarada Trump karşısındaki zayıflığını gördükten sonra buna şükretmiş olmalı.
Adaylar sahnede
Kasım 2020’deki ikinci münazaralarından beri doğrudan yüzleşmeyen Biden ve Trump selamlaşmadan, el sıkışmadan, bakışmadan sahnedeki yerlerini aldı.
Münazaranın ana başlıkları dış politika, Rusya-Ukrayna Savaşı, kürtaj meselesi, enflasyon ve Trump’ın kışkırttığı Cumhuriyetçi seçmenlerce düzenlenen 6 Ocak kongre baskınıydı.
İsrail’in Gazze’ye saldırısı ise sadece birkaç cümleyle geçiştirildi.
Münazarada Trump 41 dakika konuşurken, Biden 36 dakika konuştu.
Trump konuşmasının 18 dakikasını rakibinin politikalarına veya karakterine saldırmak için kullandı, Biden ise 13.
Biden, Trump’ın gölgesinde
İlk kısımda daha çok siyasi meselelerin tartışıldığı münazara, ikinci kısımda tartışmaların kişiselleştiği bir savaşa döndü.
Agresif, özgüvenli ve akıcı konuşan Trump’ın karşısında konuşurken tekleyen, bazı kelimeleri karıştıran, cümlelerin sonunu zar zor getiren ve gölgede kalan bir Biden vardı.
Moderatörlerin ilk sorusu ekonomi ve enflasyon üzerineydi. İlk sözü alan Biden çok heyecanlıydı. Konuşmasına nefes nefese başlayan başkan, sık sık öksürdü, konuşurken tıkandı ve cümleleri karıştırarak sözünü yarıda kesti.
Trump ise epey akıcı ve özgüvenli başladı. Hatta Biden’ın heyecanlı halini seçmenlerin gözüne sokarcasına ‘‘Cümlenin sonunda Biden’ın ne dediğini gerçekten anlamadım. Bennce kendisi de anlamadı’’ dedi.
Trump, büyük ihtimal Biden’ın kafasını iyice karıştırmak için, konudan konuya atladı, moderatörlerin sorularını savuşturdu.
Biden, Trump’ın ABD demokrasisi için bir tehlike olduğunu ve rahatça yalan konuştuğunu anlatırken dahi zayıf kaldı. Münazaranın ikinci yarısı nispeten özgüvenli ve akıcı konuşsa da Biden yine bekleneni veremedi.
Biden avantajı kullanamadı
Trump, geçen ay, 2016’daki başkanlık kampanyası sırasında ilişki yaşadığı öne sürülen Stormy Daniels’a evrakta sahtecilik yaparak ‘sus payı’ vermek başta, toplamda 34 suçtan hüküm giymişti.
Böylece ABD tarihinin suçlu bulunan ilk başkanı olmuştu. Ancak Biden, rakibinin suçlu bir başkan adayı olmasını dahi avantaja çeviremedi.
81 yaşındaki başkan, ‘‘Şu anda bir suçluya bakıyorum’’ diyerek Trump’a döndü.
Trump hemen popülist kartını kullandı. Davasına berbat bir Demokrat yargıcın baktığını ve suçlu bulunduktan sonra seçim kampanyasına bağış yağdığını vurguladı: ‘‘Toplum davaların sahtekarca olduğunun farkında.’’
Konuşulanları dinlerken boşluğa bakması, donuk hali ve açık ağzı Biden için kötü görüntüler yarattı.
Papağan gibi tekrarladılar
İki tarafın da yinelediği cümleler vardı.
Biden neredeyse her konuşmasında Trump’ın yalancı olduğunu, Trump ise Biden’ın ABD tarihinin en kötü başkanı olduğunu yineledi.
Ayrıca Trump, ülkedeki yasadışı göçmenleri işaret ederek, Biden’a defalarca ‘‘Tüm suçluları ve tecavüzcüleri ülkeye alarak ABD’yi dünyanın en tehlikeli ülkesi yaptın’’ dedi. ‘‘Biz bu münazarada vakit öldürürken ülkemiz yok ediliyor.’’
Sözlerini yinelemeyi seven Trump, defaatle Biden’a dünyada kimsenin saygı duymadığını, ABD’nin güvenliğini tehdit ettiğini söylediği Kuzey Kore ve Çin’in başkanlarının Biden’dan korkmadığını öne sürdü.
Dolayısıyla, seçmenlere, Biden başkan olduğu sürece kafanıza nükleer de düşer meteor da demeye getirdi.
Çarpıcı anlar
Belki de münazaranın en çarpıcı anı, Trump’ın, İsrail’i yeterince desteklememekle suçladığı Biden’a ‘‘Sen Filistinlisin ama kötü bir Filistinlisin, seni sevmiyorlar’’ demesiydi.
Trump’ı eliyle işaret eden Biden, ‘‘Bunun gibi bir adam başa gelmesin diye yarışıyorum’’ dedi ve sordu: ‘‘Başkanlığındaki 44 üst düzey danışmanının 40’ı bu seçimlerde onu desteklemiyor, neden desteklemiyorlar?’’
Münazara dili özellikle ikinci yarıda epey sertleşti, kişiselleşti. Biden, ‘‘Karın hamileyken sen bir porno yıldızıyla yattın’’ dedi Trump’a.
Ayrıca Biden, oğlu Hunter Biden dahil ABD’li gaziler için ‘‘Asalak ve ezik’’ dediğini öne sürdüğü Trump’a dönerek sertçe “Asıl sen asalak ve eziksin’’ dedi.
Ne olacak bu Biden’ın hali?
Aslında her iki aday da ülkede pek sevilmiyor ama seçmenler ikisinden birini seçmek zorunda.
Muhalifleri, Trump’ı, demokrasiyi tehdit eden diktatör heveslisi diye görüyor. Rakibinden 3 yaş büyük Biden’ı ise sadece Cumhuriyetçiler değil, kendi partisinden bazı Demokratlar bile ikinci bir başkanlık dönemi için epey yaşlı buluyor.
Münazara, Biden için yaşı ve zihinsel sağlığına ilişkin bu endişeleri gidermek adına büyük fırsattı. Ancak Biden, yaşına ilişkin endişeleri haklı çıkarmış görünüyor.
Üstelik Biden, seçilirse, ikinci başkanlık döneminin sonunda 86 yaşında olacak.
Münazaraya kadar ulusal anketlerde Biden ve Trump yüzde 46’şar oyla kafa kafayaydı.
Ancak milyonlarca seçmenin önünde cümlelerinin sonunu getirmekte zorlanan ve Trump’ın gölgesinde kalan Biden’ın kasım seçimlerinde işi zor. Demokrat Parti’nin kurultayda alternatif bir aday çıkarma şansıysa yok. Bu ancak Biden çekilirse yahut ölürse gerçekleşebilir.
CNN anketine göre, izleyicilerin yüzde 67’si Trump’ın, yüzde 33’üyse Biden’ın münazarayı kazandığını düşünüyor.
Trump ve Biden’ın ikinci münazarası 11 Eylül’de gerçekleşecek.