Kahramanmaraş merkezli depremlerde yeni inşa edilmiş binaların da yıkılması, yapı güvenliğini bir kez daha gündeme taşıdı. Peki yıkılan yeni binalar Türkiye’deki yapı güvenliği hakkında ne söylüyor?
Britanya’nın önde gelen yayın kurulu BBC yanıtı araştırdı.
Haber şöyle:
Türkiye’deki bina deprem yönetmeliği ve modern inşa teknikleri, normal koşullarda 7,7 büyüklüğündeki bir depremde binaların yıkılmasını önlemeliydi.
2018’de güncellenen son deprem yönetmeliğine göre deprem bölgesinde bulunan yapılarda çelik çubuklarla güçlendirilmiş yüksek kaliteli beton kullanılması gerekiyor.
‘Birinci sınıf malzeme ve işçilik’ kullanılan apartman çöktü
Malatya’da çöken bir yıllık apartmanın bu yönetmeliğe uygun olarak inşa edildiği söylenmişti. Daire fiyatı 3 milyon TL’ye yakın apartman, geçen yıl ‘birinci sınıf malzeme ve işçilik’ denilerek satışa sunulmuş. Ancak depremde apartman çöktü.
Hatay’ın İskenderun ilçesinde 2019’da tamamlanan 16 katlı bir bina da yerle bir oldu. Antakya’daki Güçlü Bahçe City isimli sitede ise dokuz katlı apartman enkaza döndü.
Oysa, Ser-Al inşaat şirketinin sahibi, müteahhit Servet Altaş, binanın 2019’daki açılış töreninde, “Güçlü Bahçe projesi konumu ve inşaat kalitesi anlamında diğerlerine kıyasla çok özel” demişti. Altaş, Hatay’da inşa ettiği yüzlerce binadan sadece iki apartmanının çöktüğünü söyledi ve ekledi: “Bazı medya kuruluşları haber yapma kisvesiyle günah keçileri bulmaya çalışıyor.’’
Yıkılan binalar yönetmeliğe uygun değildi
Uzmanlara göre yönetmeliğe uygun inşa edilmiş binalar bu şiddetteki depremlerde ayakta kalmalı. Bu durumda akıllara ‘Yıkılan yeni binalarda yönetmeliğe uyulmadı mı?’ sorusu geliyor.
Acil durum plan ve yönetim uzmanı Prof. David Alexander, birçok bölgede sallantının maksimum derecenin altında olduğunu belirtti. Dolayısıyla binaların bu düzeydeki sallantıda yıkılması, neredeyse tamamının deprem inşaat yönetmeliğine uygun inşa edilmediğini gösteriyor.
17 bin kişinin öldüğü 1999 depreminden sonra inşaat yönetmelikleri sıkılaştırılmıştı. Ancak 2018’deki son yönetmelik uygulamada sınıfta kalıyor. Geçmiş depremlerde hasar görmüş binalarda ise güçlendirme çalışmaları yetersiz.
Felaketlere karşı yönetmeliklerin önemi
Japonya’da insanlar yüksek deprem riskine rağmen yoğun nüfuslu ve çok katlı binalarda güvenle yaşayabiliyor. Bu da felaketlere karşı inşaat yönetmeliklerinin önemini gösteriyor.
Güvenlik standartları, binanın deprem riski yüksek bölgelere göre konumuna ve kullanım amacına göre değişebiliyor.
Türkiye’de 1960-2018 yıllarında imar affı uygulandı. Bu af sayesinde güvenlik sertifikası olmadan inşa edilen binalar cezadan muaf tutuldu.
Birçok kişi imar aflarının şiddetli bir depremde ülkeyi felakete götüreceğini söylüyordu.
Deprem bölgesindeki 75 bin bina imar affından yararlanmıştı
Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Pelin Pınar Giritlioğlu, Türkiye’nin güneyindeki deprem bölgesinde yaklaşık 75 bin binanın zamanında imar affından yararlandığını söylüyor.
Jeolog Celal Şengör, fay hatlarıyla dolu bir ülkede imar affı yasalarının ’suç’ olduğunu vurguluyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ise son depremlerin ardından inşaat yönetmeliklerine ilişkin soruyu şöyle yanıtladı: “Bizim yönetimimizde inşa edilen hiçbir bina yıkılmadı.’’