MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (KBY) 25 Eylül’de yapmayı planladığı ve daha önce “Savaş sebebi sayılmalı” dediği bağımsızlık referandumuna bu kez ‘Kerkük’ üzerinden baktı.

Fotoğraf: Reuters
Irak’ta ‘tartışmalı’ bir statüsü bulunan Kerkük’te, İl Meclisi KBY’nin bağımsızlık referandumuna katılma kararı almıştı.
Kerkük’teki Türkmenler referandumu boykot edeceklerini açıklamış, Irak hükümeti, referanduma destek veren Kerkük valisi Necmeddin Kerim’i görevden almıştı.
‘Kerkük’ün güvenliği Ankara’nın güvenliği demek’
Twitter hesabından paylaştığı mesajlarda referandum için “Barzani’nin 25 Eylül referandum komplosu, bir yönüyle dalga dalga büyüyüp süregelen Türk düşmanlığının bu zamandaki yankı ve yansıması” diyen Bahçeli şöyle devam etti: “Kerkük oldubittiye getirilip peşmergenin hâkimiyetine girerse, dahası güney sınırlarımız boyunca Kürdistan kurulursa Türkiye felç olacaktır. Kerkük’ün güvenliği Ankara’nın güvenliği demektir. Tarih, coğrafya ve milli müktesebata göre Ankara ile Kerkük’ün kaderi bir ve aynıdır. Kerkük Lord planlarına kurban verilirse, Musul, Telafer, Tuzhurmatu; ezcümle Türkmeneli tasfiye ve telef olursa Anadolu’ya ateş yağacaktır.”
‘Barzani’ye bedeli ödetecek güçteyiz’
“Kerkük Türk’tür” derken hamaset yapmadıklarını vurgulayan MHP lideri şunları yazdı: “Şaka hiç yapmıyoruz. Bedel ödemekten bahseden Barzani’ye bedeli ödettirecek de güçteyiz. 25 Eylül referandum komplosunun ertelenmesi değil, tamamen ilga edilmesi hayat mezat meselesidir. Aksini düşünmek felakete hizmettir. Gerekirse güneşe ateş taşırız, gerekirse buzdan ateş yakarız, gerekirse cepheden cepheye kan naklederiz, yine de bekamıza el sürdürmeyiz. Referandumdan vazgeçilmesi şartıyla Barzani’ye Kerkük’ü bağışlamayı düşünenlere Türk’ün yenilmez iradesini, geçilmez imanını hatırlatırım. Bugün Kerkük’ü peşkeş çekmeyi amaçlayanlar, yarın Diyarbakır’a, Hakkâri’ye, Şırnak’a gözlerini dikeceklerdir.”
‘ABD ve İngiltere kendi işine bakmalı’
Bahçeli, Kerkük’le ilgili dile getirdiği bu iddiadan sorumlu tuttuğu ABD ve İngiltere’ye ise şöyle seslendi: “ABD ve İngiltere öncelikle kendi işine bakmalı, haksız, hukuksuz ve hadsiz politik tasavvur ve tavırlarından acilen ve derhal geri dönmelidir. Bölgemizde fitneye mihmandarlık yapan ABD, gelecekte kendi eyaletlerinde baş gösterebilecek bağımsızlık arayışına ne diyecektir? Mesela Kaliforniya’nın içten içe büyüyen, devamlı zemin tutan ayrılma talepleri iyice somutlaşır, gün yüzüne çıkarsa ABD ne yapacaktır? Veya İngiltere’nin atadığı valilerce yönetilen Kanada, Avusturalya, Yeni Zelenda gibi ülkeler yeter derse neler olacağını düşünen var mıdır?”
‘Azdan az, çoktan çok gider’
Referandumun önşartsız tarihin çöplüğüne fırlatılması gerektiğini savunan Bahçeli’nin açıklaması şu ifadelerle son buldu: “Irak’ın toprak bütünlüğü bozulamayacaktır. Türk devletinin kırmızı çizgileri örtbas edilemeyecektir. Irak Türkmenleri yok sayılamayacaktır. Niyet sahiplerini uyarıyorum, gayri meşru referandum yapılırsa bölgesel ve küresel fay hatları kırılacak, azdan az, çoktan ise çok gidecektir. Ama unutulmasın ki, Kerkük’ün Türklük ruhu gasp edilemeyecek, Türklükle özdeşleşen adını hiçbir alçak emel silemeyecektir. Tarihi Türkmen yurtlarının statüsünü değiştirmek maksadıyla açık veya örtülü hiçbir pazarlık, arayış, çaba, proje kabul edilemeyecektir. ‘Gavim gardaş neredesin’ diyor Kerkük? Biz de; ‘Buradayız, yeri ve zamanı gelirse koşa koşa yanınızda oluruz gardaş’ diyoruz.”