Avrupa’da ilk kez ‘aşırı sağcı’ olarak nitelenen bir lider, cumhurbaşkanlığına yaklaştı ama ulaşamadı.
Avusturya’da aşırı sağcı Özgürlükçü Parti’nin (FPÖ) adayı Norbert Hofer ile bağımsız aday Alexander van der Bellen arasındaki cumhurbaşkanlığı seçiminin sonucunu mektupla kullanılan yaklaşık 700 bin oy belirledi. Ve son gülen van der Bellen oldu.

Alexander van der Bellen 72 yaşında. Fotoğraflar: Reuters
6,5 milyon seçmenin bulunduğu ülkede sandıktan çıkan sonuçlar Hofer’in yüzde 51,9, van der Bellen’in de yüzde 48,1 oy aldığını gösteriyordu. Mektupla gelen oyların da sayımıyla seçimi van der Bellen’in kazandığı duyuruldu. Nihai sonuçlar şöyle: Hofer yüzde 49,7, van der Bellen yüzde 50,3.

Hofer 45 yaşında. Fotoğraflar: Reuters
Bir ay önceki ilk turda Yeşiller Partisi’nin eski genel başkanı van der Bellen yüzde 21’de kalmış, Hofer ise yüzde 35’la birinci çıkmıştı. Bu, FPÖ’nün tarihi boyunca ulaştığı en yüksek oy oranıydı.
Hofer, seçim kampanyasında AB ve mültecilere karşı sivri diliyle puan kazanmıştı. Daha ılımlı politikaları savunun sosyal demokrat ve muhafazakar partilerin adayları ise yüzde 10’larda kalıp 1945 yılından beri ilk kez ikinci tura geçememişti.
Avusturya parlamenter bir rejimle yönetiliyor ve cumhurbaşkanı simgesel bir konumda. Buna karşılık başbakanı onaylama ve meclisi feshetme gibi yetkileri var. Hofer’in zaferi gerek Avusturya gerekse Avrupa’nın genelinde aşırı sağın yükselişinin en somut kanıtı olacaktı.
Hofer, FPÖ’nün oy oranındaki artışın ülkenin aşırı sağa kayışı olarak yorumlanmasını, ‘saçmalık’ diye nitelemiş, kendisini de ‘merkez sağ bir politikacı’ olarak tanımlamıştı. Ancak rakipleri ve muhalif kesimler öyle düşünmüyor.