Bedensel faaliyetlerin insanı nasıl yorduğunu gözlemlemek çok zor değil. Ancak ağır zihinsel faaliyetler sırasında; mesele satranç oynarken, matematik problemi çözerken, çeviri yaparken ya da karmaşık bir veri setini analiz ederken ne kadar yoruluruz ve bu yorgunluk nasıl anlaşılır?

11 Ağustos’da Current Biology’de yayınlanan bir makale, bu sorulara yeni cevaplar verirken, zihinsel yorgunluğun fiziksel sonuçlarına işaret ediyor.
Araştırma grubuna Paris’teki Pitié-Salpêtrière Üniversitesi’nden katılan Mathias Pessiglione, Scitechdaily’ye verdiği röportajda “bugüne kadar kabul gören teoriler yorgunluğun, yaptığımız işi bırakmak için beyin tarafından hazırlanan bir tür yanılsama olduğunu öne sürüyordu” diyor: “Ancak yeni bulgularımız, yoğun bilişsel faaliyetin sonunda beyinde zararlı maddelerin biriktiğini ve ortaya çıkan yorgunluğun sebebinin beyin işleyişinin bütünlüğünü korumak olduğunu gösteriyor.”
İki grup üzerinde çalıştılar
Araştırma ekibi yıpratıcı zihinsel yorgunluğun sebebinin, ‘beynin sinirsel aktiviteden kaynaklanan ve toksik potansiyel taşıyan maddeleri geri dönüştürme ihtiyacı ile ilgili’ olduğunu düşününce bu teoriyi destekleyecek kanıt aramak için deney yaptılar.
Bir iş günü boyunca, çok düşünmeye ihtiyaç duyan ve nispeten basit bilişsel işleri olan iki grubu beyin kimyasını MR Spektroskopi yöntemiyle izlediler.
Yoğun zihinsel faaliyette bulunan ilk grupta gözbebeği büyümesi de dahil yorgunluk belirtileri gördüler. Aynı zamanda ilk grupta, beynin prefrontal korteksinin sinapslarında daha yüksek glutamat seviyelerine rastlandı.
Daha önceki kanıtları da göz önünde bulunduran araştırmacılar, glutamat birikiminin prefrontal korteks üzerindeki etkisinin, zihinsel olarak yoğun geçen bir iş gününden sonra bilişsel kontrolü daha zor hale getirdiğini söylüyor.
Peki beynin bu sınırlı yapısını aşmanın bir yolu var mı?
Pessiglione, “Sanırım yok” diyor. “Eskilere kulajk vermekte fayda var: Dinlenin ve uyuyun! Çünkü uyku sırasında glutamatın sinapslardan atıldığına dair sağlam kanıtlar var.“
Bulguların başka sonuçları olabilir
Örneğin araştırmacılar, prefrontal metabolitlerin izlenmesinin ciddi zihinsel yorgunluğu tespit etmeye yardımcı olabileceğini söylüyor. Böylece tükenmişliği önlemek için çalışma süreleri ayarlanabilir. Pessiglione ayrıca insanlara yorgun olduklarında önemli kararlar vermekten kaçınmalarını tavsiye ediyor.