KEMAL GÖKTAŞ
kemalgoktas@diken.com.tr / @kemalgoktas
Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş, bazı öğretim elemanları hakkında öğrencilere küfredip aşağıladıkları, sınıfa zamanda girmedikleri, derslerde telefonla konuştukları ve ‘müfredatı bağlamından kopararak farklı boyutlara taşıdıkları’ yönünde şikayetler geldiğini gerekçesiyle bir genelge yayınlayarak disiplin cezası ‘uyarı’sı yaptı. Genelgede, öğretim elemanlarına ‘müfredatı bağlamından koparmama’ uyarısı ve öğrencilere ‘tacizde bulunmama’ uyarısının ‘etik ilkeler’ başlığı altında bir arada yer alması dikkat çekti. İbiş, teamüllere aykırı olarak dekan ve müdürlerden genelgenin öğretim elemanlarına imza karşılığı tek tek verilmesini de istedi.
İbiş’in imzasını taşıyan, 26 Eylül 2018 tarihli ‘Öğretim elemanlarının bilgilendirilmesi’ konulu genelge dekanlıklar, enstitü ve yüksekokul müdürlükleri ve devlet konservatuvarı müdürlüğüne gönderildi.
Öğretim elemanlarının çiğnen onuru: Taciz ettme, küfretme
Genelgede, ‘bazı öğretim elemanlarının zaman zaman asli görevleri arasında olan derslerine girmedikleri ya da geçbaşlayıp erken bitirdikleri, derslere hazırlıksız olarak girdikleri, sınav sonuçlarını süresi içinde ilan etmedikleri, ders sırasında telefonla konuştukları, ders anlatımlarında önceden tanımlanan müfredatı bağlamından kopararak farklı boyutlara taşıdıkları, derslerine kendi yerlerine araştırma görevlilerini gönderdikleri, öğrencilere hakaret ederek aşağıladıkları, hatta küfürlü sözcüklerle hitap ettikleri yolunda’ rektörlüğe sözel şikayetler ulaştığı belirtildi.
Yüksek öğretim kurumlarındaki etik davranış ilkeleri arasında öğretim elemanlarının meslektaşlarına, bilim alanlarına, üniversiteye ve topluma karşı sorumlulukları olduğu ifade edilen genelgede, bu etik ilkelerin hatırlatılmasına ihtiyaç duyulduğu belirtilerek şöyle denildi:
“Diğer taraftan bir ön şart olarak, öğrencilerine aydın bir yol gösterici ve danışman olarak saygı duyması gereken bir öğretim elemanın, öğrencileri sadece araştırma ve öğrenmeye teşvik eden ve cesaretlerinden bir ortam yaratmakla kalmayıp, onları mesleğin ve disiplinini temel değer ve ilkelerini öğrenmeye, fikirlerini serbestçe ifade etmeye ve bağımsız düşünmeye teşvik etmesi ve öğrencilerin öğrenme özgürlüklerini koruyup öğrenme haklarına zarar verecek uygulamalara izin vermemesi gerektiği gibi, kişisel çıkarları için öğrencilerini istismar etmemesi, öğrencilerle arasında, mesleki profesyonellik sınırlarını aşacak ölçüde kişisel yakınlık ve ilişkilere izin vermemesi, her türlü tacizin hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu bilerek buna göre davranması, keyfi davranışlarda, baskı, hakaret ve tehdit edici uygulamalarda bulunmamamı, programlandığı şekilde derslerine girmesi, öğrencilerle görüşme için zaman ayırması, öğrencilerin derzle ilgili bilgilere ulaşabilmesi için kabul edilebilir araçları sağlaması ve öğrencileri kasıtlı olarak mahcubiyet içinde bırakmaması ve aşağılamaması da gerekmektedir.
Bu çerçevede, şikayetlere konu olan öğretim elemanları hakkında yürürlükteki disiplin mevzuatı ve etik ilkeler doğrultusunda işlem tesis edileceği hususunun tekrar hatırlatılması ve bu yazının tüm öğretim elemanlarına imza karşılığı duyurularak imza listelerinin rektörlüğümüze gönderilmesini saygılarımla rica ederim.”
KHK’yle ihraçlar unutuldu
Öğretim elemanlarından ‘öğrencileri fikirlerini serbestçe ifade etmeye ve bağımsız düşünmeye teşvik etmelerini’ isteyen İbiş’in rektörü olduğu Ankara Üniversitesi’nde olağaünsüt hal (OHAL) döneminde 132 öğretim elemanı kanun hükmende kararnamelerye (KHK) ihraç edildi.
İhraç edilenlerden 100’den fazlası, ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlığını taşıyan barış bildirisine imza atan akademisyenlerdi.
Rektörlük sessiz
Diken’in genelgeyle ilgili görüş almak üzere aradığı rektörlükten yanıt gelmedi.