‘Güçlendirilmiş parlamenter sistem’ çalışması yürüten altı muhalefet partisi, hükümet kurulup düşürülmesi e yargı bağımsızlığının sağlanmasına ilişkin ilkelerde uzlaştı.

Muhalefetteki altı parti, başkanlık sisteminden parlamenter sisteme geçiş adına ortak bir metin oluşturmak için TBMM’de dün dördüncü kez bir araya geldi.
Toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya ve Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Şahinalp katıldı.
Gündem ise ‘yürütme ve yargı’ başlıklarıydı.
Bu kapsamda, gensoruyla hükümetin düşürülmesi için salt çoğunluk aranması ve yeni hükümet kuracak çoğunluğa ulaşılmasını öngören ‘yapıcı güvenoyu’ mekanizmasının getirilmesi, başbakan tarafından atanan bakanların cumhurbaşkanı tarafından veto edilememesi, OHAL sürelerinin kısaltılması ve OHAL kararnamelerine son verilmesi gibi konularda uzlaşmaya varıldı.
BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre altı siyasi partinin üzerinde uzlaşmaya vardığı ilkeler şöyle:
Yapıcı güvensizlik oyu: Hükümeti düşüren yenisini kurma garantisi verecek
- Başkanlık sistemine geçilmesi ile kaldırılan, Meclis’in denetim yollarından olan ‘gensoru’ mekanizması ‘yapıcı güvensizlik oyu’ sağlanması koşuluyla geri getirilecek.
- Buna göre, yeni hükümet kurulması güvence altına alınmadan, gensoru ile mevcut hükümet düşürülemeyecek.
- ‘İstikrarsızlık, hükümetsizlik’ riskine karşı ise gensoru ile hükümeti düşürülmesi yeterli olmayacak, güvensizlik oyu verenler, yeni hükümetin kurulacak olmasının da garantisini verecek.
- Bunun için de Meclis üye tam sayısının salt çoğunluğu ile hükümeti düşürme çoğunluğuna sahip olan Meclis üyelerinin, yine aynı çoğunlukla yeni hükümet konusunda da uzlaşması zorunluluğu aranacak.
Cumhurbaşkanının yasama, yürütme ve yargı yetkileri üzerindeki yetkilerine son veriliyor
- Cumhurbaşkanının yasama, yürütme ve yargıya ilişkin görevlerine, yani icrai görev ve yetkilerine son verilmesi benimsendi ve imzaladığı kararlarla ilgili, başbakan ve ilgili bakanın da imzası kuralını içeren ‘karşı imza’ ilkesi öngörüldü.
- Cumhurbaşkanının icrai yetkilerine son verilirken, başbakanın yetkileri artırılacak.
Hakimler kurulunda bakan ve müsteşar yer almayacak
- Yargı başlığı altında yapılan çalışma kapsamında Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun ikiye ayrılması öngörüldü. Hakimler Kurulu’ndan adalet bakanı ve müsteşarı çıkarılacak.
- Savcılar Kurulu’nda ise idari anlamda Adalet Bakanlığı ile doğrudan çalışılması gerektiği için yer alıp almaması henüz karara bağlanmadı. Adalet bakanının yer alsa bile oy hakkı tanınıp tanınmaması konusu gelecek haftaki toplantıya bırakıldı. Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu’na üye atamasında yürütmenin yetkisi olmaması, üyelerin TBMM, yargı organları ve barolar tarafından belirlenmesi benimsendi.
Özel yargılama usullerine son verilecek, silahların eşitliği ilkesi salonda sağlanacak
- Yargılamanın her aşamasında ve duruşma salonlarının düzeninde ‘silahların eşitliği’ ilkesi uygulanacak. Bu çerçevede savunma ile iddia makamı salonda eşit düzeyde olacak, savcılar bir üst basamakta oturmayacak.
- Özel yargılama usulleri ve özel mahkeme uygulamasına son verilecek.