Anayasa konusunda uzman eski bir AKP milletvekilinin, İranlı uyuşturucu baronu Naci Şerifi Zindaşti’yi mahkemeye baskı uygulayarak tahliye ettirdiği öne sürüldü.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, bugünkü köşe yazısında, Türkiye’nin son dönemlerde tanık olduğu en karanlık isimlerden biri olan Zindaşti’nin eski bir AKP milletvekili sayesinde serbest bırakıldığını ileri sürdü. Altaylı’nın tahliye ettiren ismi “Hani her kabine değişikliği öncesi ‘Bu kez bakan olur’ denilip de bir türlü olamayan bir milletvekili” diyerek tarif etti.
Altaylı’nın aktardıklarına göre, Zindaşti’nin adı ilk olarak, 2007’de 75 kilo eroinle yakalanıp tutuklanmasıyla gündeme geldi. Savcı, Zekeriya Öz’e ifade veren Zindaşti, ‘gizli tanık’ olmak şartıyla serbest bırakıldı. 2014’te Zindaşti’nin kızı Arzu Şerif Zindaşti düzenlenen suikastte öldürüldü. Kızının intikamını almak isten uyuşturu baronu, suikast emrini veren kişiyi ve tetikçiyi infaz ettirdi. Geçen yılsa kızının öldürülmesiyle ilgili olarak görülen davada, azmettirici olmakla suçlanan Orhan Ünğan’ın avukatlığını yapıyan Kudbedin Kaya öldürüldü.
Tüm bu suçlardan ötürü uzun süredir aranan Zindaşti bir süre önce İstanbul polisi tarafından yakalandı. Skandal bu noktada başladı. Yakalanmasının ardından kısa bir süre sonra mahkeme tarafından aniden tahliye edilen Zindaşti sırra kalem bastı.
Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun açtığı soruşturmada ifade veren hakim, “İktidar partisinden eski milletvekili beni sürekli arayarak bu şahsın mutlaka tahliye edilmesi gerektiği yönünde telkinde ve baskıda bulundu” diyerek söz konusu vekilin kendisine ‘devletin bu konuda bir duyarlılığı olduğunu’ söylediğini aktardı.
‘Mesele tamamen duygusal’
Altaylı’nın ifadesine göre, söz konusu vekilin yargıya müdahelesini onaylamayan iktidar partisi vekilleri devletin böylesi bir hassasiyeti bulunmadığını söyleyerek “Ne devlet duyarlılığı. Mesele tamamen duygusal” diyor.
Habertürk yazarı söz konusu vekiliyse şöyle tarif ediyor:
“Oldukça bilindik bir isim.
Hani her kabine değişikliği öncesi‘Bu kez bakan olur’ denilip de bir türlü olamayan bir milletvekili var ya…
O işte.
Anayasa işlerinden, bu işlere geçmiş olmalı…”