Sonuç olarak bugün karşımızda iki dinamik var.
(…) birlikte yaşama ve demokrasi istikametinde, türlü dönem ve deneyimlerden kaynaklanan, tüm toplumsal grupları kuşatan toplumsal kazanımlar, bunlardan birisidir.
Diğeri ise 2015 sonrası etkisi artan tehdit, tehlike, beka, jeopolitik gibi unsurları öne çeken yeni konjonktürel veriler ve etkileridir.
Bu koşullarda toplumsal-siyasal dalgalara iki ayrı ruh halinin hakim olduğunu ileri sürebiliriz.
İlki ruh hali, toplumsal gerilim ve siyasi çatışma yorgunluğudur. İkinci ruh hali, jeopolitik meselelerin artan oranda siyasetin merkezini oluşturması, bunun bekayı özgüven arayışıyla iç içe sokarak, “siyaset”e verilen anlamı, siyasete yönelik beklentiyi, sınıflar ve kültürel kesimleri üstü bir etkiyle kuşatması hali veya ihtimalidir. Bu da önemli bir dalga oluşturmaktadır.
Hayatımızı bu iki dalga arasındaki ilişkiler ve çelişkiler belirleyecektir.