Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) cumhurbaşkanlığına seçildiği günen ertesinde kendisini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la bir polemiğin içinde bulan Mustafa Akıncı, “Her türlü ilişkide ne çatışmacı ne de teslimiyetçi bir çizginin izlenmesi taraftarıyım” dedi.

Fotoğraf: Reuters
Anadolu Ajansı muhabirinin sorularını yanıtlayan Akıncı’nın söyledikleri satırbaşlarıyla şöyle:
– Anavatan sevgisi yüreklerde olan bir duygudur. Duygusal anlamı büyüktür.
– Kendi ayakları üzerinde duran, kendi kendini yöneten, duygusal anlam bir yana, kardeş ilişkisi içinde bir Türkiye isteyen Kıbrıs Türk toplumunun varlığı, Türkiye’nin aleyhine bir durum değil.
– Türkiye ile ilişkilerin karşılıklı saygıya dayalı, kişilikli bir ilişki olacağını düşünüyorum. Kıbrıslı Türklerin kendi kurumlarında söz sahibi olmasını ve bu kurumları da iyi yönetmesini istiyorum. Her türlü ilişkide ne çatışmacı ne de teslimiyetçi bir çizginin izlenmesi taraftarıyım.
– Hedefim KKTC’nin kendi kendine yetebilen, kendi demokrasisini ve ekonomisi güçlendirme çabası sergileyen bir ülke haline gelmesi. KKTC bu sayede gelecekte federal bir yapı içinde Kıbrıslı Rumlar karşısında ezilmeden AB kurumları içinde yaşayabilir. Türkiye bunu bir anlaşmazlık mesajı olarak algılamamalı.
– Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını gözeterek, Kıbrıs sorununda çözüm odaklı bir siyaset izleyeceğim.
– Kıbrıs sorununun çözümünde iki tarafın da ortak ihtiyaç hissetmesi halinde bir başlangıç noktası olabilir.
– Artık Kıbrıs sorunu konusunda bir çözüme gitmek akıl işi.
– Bizim jenerasyonda bunu çözemezsek, Kıbrıs sorununda gidişat bugünkünden daha kötü olabilir ve ayrılık daha da kökleşir diye düşünüyorum. Biz ortak yarar paydasında bir gelecek vaat ediyoruz. Akılla, vizyonla çalışmak gerekir. Aynı akılcılığın diğer taraftan da gösterileceği umuduyla bunları söylüyorum.
– Son zamanlarda çözüm olduğu takdirde Türkiye’nin bu konuya itiraz etmeyeceği söylemi gelişmeye başladı. Rum tarafı bunu olumlu bir not olarak değerlendirmeli.