AKP hükümetine en yakın köşe yazarlarından Akif Beki, Türkiye’nin IŞİD konusunda kamuoyuna yansıyanın aksine ‘ABD’yi köşeye sıkıştırdığını’ öne sürdü. Beki’nin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ziyareti vesilesiyle edindiğini söylediği kulis bilgilerine göre ABD, Türkiye’nin Suriye ve Irak politikaları konusunda ‘keşke sizi dinleseydik‘ mesajı vermiş; rehineler konusunda yardım için de adeta yalvarmaya başlamış.
Türkiye’yse buna karşılık ABD’den IŞİD’e karşı kara harekatı ve Amerikan basınında yabancı militanlar hakkında çıkan haberlerin sonlandırılmasını istemiş. Beki’nin bugün Hürriyet’te yayımlanan yazısındaki iddialar şöyle:
‘Fidan’ın peşinden koşuyorlar’
Akif Beki’ye göre, Amerikan yönetimi 49 rehinenin ‘nasıl kurtarıldığına ciddi merak sarmış‘ durumda. Beki, her görüşmede Türkiyeli yetkililere ”Sahi nasıl başardınız, sırrını bize de verir misiniz?” sorusunun sorulduğunu; ‘her bir rehinemizin kaç militana bedel geldiği gibi ayrıntılar‘ın kurcalandığını yazdı.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan
Beki’ye göre, bugünlerde IŞİD’i Suriye’de de bombalayan Amerikan yönetimi Türjiye’den yardım istedi: ‘‘Sohbetlerde lafı döndürüp dolaştırıp şuna getiriyorlarmış: “Bizim de 3 rehinemiz var, elinizde takasa sokacak başka IŞİD militanı kaldıysa bize de yardımcı olur musunuz?…” MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın peşinden koşturuyorlar, çeşitli kanallarla dil döküyorlarmış.”
‘ABD Irak ve Suriye konusunda nedamet getirdi’
Beki, Amerikalı yetkililerin Türkiye’nin Irak ve Suriye politikası konusunda da günah çıkardığını savundu: ”Suriye ve Irak konusunda siz haklı çıktınız, biz yanıldık” diye nedamet getiriyor, mahcup mahcup konuşuyorlarmış muhataplarıyla. Diyorlarmış ki; “Vaktiyle sizi dinlemiş olsaydık Maliki Irak’ı mezhep savaşına sürükleyemez, Esad da bugünleri göremezdi. O zaman IŞİD diye bir baş ağrımız da olmazdı…”
Ertuğrul Özkök’ten Akif Beki’ye: Ya bize ‘bidon kafalı’ diyorsun ya da seni kandırmışlar!
‘Asıl zorlayan Ankara’
Beki, perde arkasında yaşananların kamuoyuna yansıyanların esasında 180 derece zıddı olduğunu da öne sürdü: ”Washington, Ankara’yı koalisyonda aktif rol almaya zorluyor gibi görünürken bakın perde gerisinde ne oluyormuş meğer. Asıl Ankara, Washington’u şu üç argümanla çok fena köşeye sıkıştırıyormuş.”
Kara harekatına bir cümle
Hürriyet yazarı, bu argümanlardan ‘kara harekatı‘ iddiasını içeren ilkini bir cümleyle geçiştirmeyi tercih etti: ”Göstermelik hava saldırılarıyla IŞİD bitirilemez. Samimiyseniz buyurun kara harekâtına girişelim…”
‘Medyanızı görmediğimizi sanmayın’
Beki’ye göre, Türkiye’nin diğer argümanları uçuşa yasak bölgenin ‘gerekliliği‘ ve Amerikan medyası hakkında. Hürriyet yazarı açıkça, AKP’nin Amerikan medyasını da ‘kontrol etme’ girişimlerini ifşa etti. Zira Beki’ye göre Türkiye tarafı, temaslarda şunları söylüyordu:
”Amerikan medyasını üstümüze salmayı, hakkımızda asılsız dedikodular yaymayı, velhasıl ters manyalle bizi baskı altına almayı amaçlayan tezviratı da kesin artık. Siz kulaklarına üfürüyorsunuz, medyanız Türkiye’nin uluslararası itibarını karalama hücumuna geçiyor. Görmediğimizi sanmayın…”
‘Erdoğan racon kesip önlerine geçti’
Beki, rehinelerin serbest bırakılması sonrası ‘elinin müthiş rahatladığını‘ savunduğu Erdoğan’ın, bu sayede ‘daha ileri poziyon aldığını‘ da yazdı: “Tek başına hava saldırılarıyla sonuç alınmaz” diyor. “Gerek Irak, gerekse Suriye’de ‘No-fly zone’ uygulaması şart” diyerek uçuşa yasak bölgeler için bastırıyor. Amerikalıların gerisinde kalmak yerine önlerine geçiyor, daha ileri ve sürükleyici bir pozisyon alıyor, racon kesiyor…”