Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “yerini sağlamlaştırdı” dediği Büyükekşi, 10 güne kalmadı, yerinden oldu. Daha doğrusu yerinden edildi.
İktidarın siyasi desteği, Mehmet Büyükekşi’yi yerinde tutmaya yetmedi. Hatta ters tepti.
Fenerbahçe’de başkanlık seçimini Ali Koç’un kazanması da ‘yukarı’nın müdahalesine benzer bir reaksiyondu.
Siyasi iktidarın, elindeki keyfi hareket gücüyle her işe karışması yeni mi istenmiyor, eskiden çok mu hoşlanılıyordu, niye daha önce böyle ters tepmedi, ne değişti; derseniz…
Futbol Federasyonu seçimi, bu konuda bize bir şey söylüyor bence.
Aday göstermek için İbrahim Hacıosmanoğlu’na verilen imzalarla seçmek için ona verilen oylar arasındaki farka bakın, anlarsınız.
Delegelerin, açık kimlikleriyle verdiği imza sayısı 72. Hacıosmanoğlu’nu, kapalı zarfta başkan seçen oy sayısı ise 134.
İmzaları kimin verdiği, tek tek biliniyor. Hangi oyu kimin verdiği ise bilinmiyor. Oyların sahipleri gizli.
Demek ki hoşnutsuzluk dağlarını, korku bekliyor.
İktidar, mahcup seçmenin azizliğine uğradı. Kendisine taraftar gözükenler, sağ gösterip sol vurdu. Hoşnutsuzluklarını, kapalı zarflara yansıttılar.
Hacıosmanoğlu kazanmadı bana sorarsanız. Büyükekşi ve arkasındaki iktidar dayatması kaybetti.