Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) heyeti, Türkiye’deki seçim sürecine ilişkin bir ara rapor hazırladı.
Raporda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın diğer adaylar ve partileri sıklıkla terörizm destekçisi olarak suçladığı belirtilirken, terörle mücadele kanununa dikkat çekilerek “Çok sayıda medya kuruluşu kapatıldı, gazeteciyse tutuklandı” dendi.
Amerika’nın Sesi’nin aktardığına göre cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler sürecini izlemekle yükümlü AGİT heyeti, 24 Mayıs’ta resmi olarak görevine başladı. Büyükelçi Audrey Glover başkanlığındaki heyet, seçim sürecine dair hazırladığı İngilizce ara raporunu dün internet sitesi aracılığıyla kamuoyuyla paylaştı.
AGİT heyeti, daha önceki yıllarda yapılan referandum ve seçim raporlarına ilişkin basını bilgilendirmeyi tercih ederken, bu kez ne bir açıklama yaptı ne de Türkçe rapor hazırladı.
AGİT heyetinin Türkiye’deki seçim sürecine ilişkin hazırladığı 11 sayfalık ara raporda, öncelikle seçim mevzuatına ilişkin yapılan yasal değişiklikler hakkında bilgi verildi. Ana muhalefet partisi CHP’nin, mühürsüz oy pusulası ve zarf gibi düzenlemelerden bazılarını iptal ettirmek üzere Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurduğu ancak ret yanıtı aldığı hatırlatıldı. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) ise seçim sürecine ilişkin yegane karar verici organ olduğu ve siyasi partiler veya seçmenler tarafından YSK kararları aleyhine yargıya başvurulamadığı vurgulandı.
Raporda, “Cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasındaki çatışmacı atmosfer, genel kutuplaşmayı yansıtıyor. Adayların tümü birbirine karşı sert ve birbirini lekeleyici üslup kullanıyor. Mevcut cumhurbaşkanı sıklıkla diğer adaylar ve partileri terörizm destekleyicisi olarak suçluyor” dendi.
Ayrıca, 28 Mayıs’ta Erdoğan’ın, bir seçim konuşması sırasında sarf ettiği sözler nedeniyle CHP adayı Muharrem İnce aleyhinde dava açtığı da belirtildi.
Cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasındaki anahtar konu başlıklarıysa, ‘parlamenter sistemde değişiklik yapılması’, ‘OHAL’, ‘döviz kurundaki artışla birlikte ekonomik durum’, ‘genç ve eğitimli işsiz rakamları’ olarak sıralandı.
‘Medya kuruluşları kapatıldı, gazeteciler tutuklandı’
AGİT heyetinin ara raporunda, medya kuruluşlarına dair sorunların yanısıra sosyal medya kullanıcılarına da yer verildi. Raporda, İçişleri Bakanlığı’nın verileri ışığında 28 Mayıs ile 11 Haziran tarihleri arasında 1199 sosyal medya kullanıcısının terör propagandası, nefret söylemi, devletin bütünlüğü ve toplumsal bütünlüğünü tehlikeye atmakla suçlandığı, bu kişilerden 643’üne ceza verildiği bilgisi de aktarıldı.
Türkiye’de medyanın durumuyla ilgili bölümdeyse “Hükümetle bağlantılı veya kamu ihalelerine bağımlı sahipleri olan kuruluşlar egemen” denirken, medyanın kutuplaştığı ve çok sayıda medya kuruluşunun kapatılarak gazetecilerin tutuklandığı belirtildi.
Raporda uluslararası örgütlerin, OHAL’in seçim sürecini tehlikeye atacağı yönündeki endişelerine de yer verildi ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin 9 Mayıs tarihli “OHAL’i derhal kaldırın” çağrısı hatırlatıldı.
Raporun devamında şöyle dendi: “Anayasa’nın ifade özgürlüğü hakkı genel anlamda koruma altında ancak medya üzerinde Terörle Mücadele Kanunu ve internet ortamına ilişkin yasal düzenlemelerle sınırlamalar bulunmakta. Oysa seçim mevzuatı uyarınca medya, seçim kampanyalarını eşit bir şekilde yansıtmak zorunda.”
Dışişleri, ‘Demokratik standartlara uygun’ dedi
Dışişleri Bakanlığı, AGİT’in hazırladığı ara raporla ilgili bir açıklama yaptı.
Açıklamada “AGİT Seçim Gözlem Misyonu’nun 15 Haziran 2018 tarihinde yayınladığı ara rapor incelenmiştir. Ülkemizde seçimler çoğulcu ve rekabetçi ortamda demokratik standartlara uygun olarak gerçekleştirilmektedir. Bununla birlikte, anılan belgede, mevcut seçim süreci hakkında sahadaki gerçeklerle örtüşmeyen hatta siyasi nitelikli bazı yorumlara yer verildiği görülmüştür” dendi.