RIFAT DOĞAN / ÇANAKKALE
Adalet Yürüyüşü ve Adalet Mitingi’nin devamı niteliğindeki Adalet Kurultayı bugün başladı.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasıyla başlayan kurultay, çeşitli başlıklarda yapılan açık hava panelleriyle sürdü. İlk günkü kalabalık dikkati çekiciydi.
Fotoğraflar: Rıfat Doğan / Diken
CHP’nin Çanakkale’nin Eceabat ilçesine bağlı Kocadere kamp alanında düzenlediği Adalet Kurultayı için sabah saatlerinden itibaren Türkiye’nin çeşitli illerinden otobüslerle gelen yurttaşlar altı kamp alanını doldurdu.
CHP’den Hafıza Sokağı
Kamp alanına gelmeden birkaç kilometre önce jandarma kontrolünden geçiliyor. Daha sonra otobüsler için düzenlenen otopark alanında inilerek kamp alanına yürünüyor. Burada X-ray cihazlarının yerleştirildiği güvenlik noktasından aranarak geçtikten sonra karşınıza Hafıza Sokağı çıkıyor.
Roboski katliamından Ankara Gar katliamına kadar ülke tarihinde yaşanan katliamlardan dünyaca ünlü şair Nazım Hikmet’e, Hikmet’ten yaşı büyütülerek asılan Erdal Eren’e kadar birçok figür bu sokakta bulunuyor.
Kamp alanına gelen yurttaşların imza atması için bir imza duvarı da oluşturulmuş.
Kamp alanında karavanların yanı sıra tek kişilik çadırların bulunduğu alanla 20-25 kişilik çadırların bulunduğu alanlar birbirinden ayrılmış durumda. Yemekhane için oldukça geniş bir yer ayrılan alanda, sabahın erken saatlerinde uzunca bir sıra kampta kalmak için battaniye ve kauçuk için bekliyor.
Kurultay için büyük bir alanın dışında çeşitli başlıklarda yapılacak çalıştaylar için şemsiyelerin olduğu bölümler de ayrılmış. Sabah Kılıçdaroğlu’nun konuşmasıyla başlayan kurultay, gün boyunca ‘Mahkemede Adalet’ ve ‘Yaşamda Adalet’ gibi başlıklarda yapılan panellerle devam etti.
KHK ihraçlarından Gezi’ye: Herkes kurultayda
Kurultaya katılan isimler arasında Marmara Üniversitesi’nden KHK’yla ihraç edilen Prof. Dr İbrahim Kaboğlu, yine KHK’yla ‘sürgün edilen’ ve daha sonra görevini bırakmak zorunda kalan Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, Eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, anayasa profesörü Rıza Türmen, aylardır Ankara Yüksel Caddesi’nde KHK’yla ihraç ediliği işine dönme talebiyle etlem yapan Veli Saçılık’ın yanı sıra Gezi eylemlerinde oğlu Mehmet Ayvalıtaş’ı kaybeden Ali Ayvalıtaş ile Demokrasi İçin Birlik temsilcileri, siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerin yöneticileri de yer aldı.
Adalet Yürüyüşü ve mitinginden sonra kalabalık geçip geçmeyeceği merakla beklenen Adalet Kurultayı, herkesin beklentisinin üzerinde bir kalabalığa seyirci oldu.
Diken, gün boyunca, kurultaya katılan isimlerle ilk günü ve Kurultay’dan neler beklediklerini konuştu.
‘Kurultay sonrası Türkiye yönetim haritası çıkacak’
CHP İstanbul milletvekili ve parti sözcülerinden Aykut Erdoğdu: İlk gün itibariyle gördüğünüz gibi çalıştaylarımız panellerimiz, bilgi seli olarak devam ediyor. Sonuçta memleketin en temel sorunlarına adalet başlıklarında en uzman kişilerin görüşlerini alarak, onları tutanaklara geçirerek ve daha sonrasında bu sonuçlar bütün Türkiye’yle paylaşılacak. Bence Türkiye siyasal hayatına çok büyük değer katacak, şimdiye kadar görülmemiş, kaliteli bir faaliyet devam ediyor. Umuyoruz ki gelenekselleşir ve diğer partiler buna devam eder.
Biz buranın dinleyicisi en dikkatli dinleyicisiyiz. Buradaki konuşmalardan tartışmalardan biz bir siyasal program parti programı ve her şeyden en değerlisi hükümet programı çıkaracağız. Bu bizim için çok önemli. Çünkü enerjiden spora, madencilikten bitkisel üretime, yörükten göçmenlerin sorunlarına kadar 70 değişik konuda çalıştay yapılıyor. Bunlardan bize bir Türkiye yönetim haritası çıkacak.
‘Ortak talebin çıkış önermesi olmalı’
CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok Akatlı: Adalet Yürüyüşü’nde toplumun çeşitli kesimlerinde yaşanan bir isyan vardı. Bizim de bu noktada bir çözüm önerisi koymamız lazım. CHP’nin toplumun kanayan her yarası için kapsamlı çalışılmış bir parti programı elbette mevcut. Ancak biz burada OHAL’in dayattığı KHK koşulları karşısında toplumun tüm kesimlerini kucaklayan tamamının adalet talebini yerine getirilmesine olanak sağlayan bir program oluşturmalıyız. Buradan çıkacak sonuç tüm kesimlerin ortak talebinin çıkış önermesi olmasıdır ve bu doğrultuda CHP ülkeyi aydınlık bir geleceğe taşımalıdır.
‘Toplumun her kesimi destek vermeli’
Gezi eylemlerinde ayağından yaralanan Aydın Aydoğan: Kemal Kılıçdaroğlu’nun da dediği gibi adalet adalet adalet istiyoruz. Ankara’da başlayan Adalet Yürüyüşü’ne katıldıktan sonra Adalet Kurultayı’na geldik çünkü adaletten yana en muzdarip kişiler biziz. Yaklaşık 4,5-5 yıldır davalarımızda hiçbir gelişme olmadı. Özellikle devletin davalarımıza müdahil olması İstanbul valisi ve İçişleri Bakanlığı’nın dosyalarımıza müdahale etmesi nedeniyle adalet yönünden en mağdur insanlar bizleriz. Bugün durduğumuz yer kayıt altında. Biz adaletten özgürlükten eşitlikten kardeşlikten yanayız. Onların durduğu yer de kayıt altında. Bugünlerin geçeceğini biliyoruz. CHP’nin düzenlediği bu Adalet Kurultayı’na toplumun her kesimi destek vermeli ve burayı güçlendirmeli.
‘Cumhurbaşkanı adayı çıkmalı’
Anayasa profesörü ve Demkrasi İçin Birlik Sözcüsü Rıza Türmen: 16 Nisan şaibeli referandumundan sonra bir gerçek ortaya çıktı. O da şu: Ortada itiraz eden bir yüzde 50’lilik bir blok var. Bu itirazlar farklı nedenlerden kaynaklanmaktadır. Bu blok homojen bir blok değildir. Ama herkesin birleştiği bir nokta var o da demokrasi. Adalet ve demokrasinin etrafında birleşen yüzde 50’lilik bloğun yüzde 25’i CHP’nin oyuysa geri kalanı sivil toplum. Adalet Yürüyüşü de mitingi de sivil toplumla siyasetin iç içe geçtiği etkinlikler. O açıdan çok önemli. Anlaşıldı ki ve CHP de anladı ki bu iş sivil toplumla olur. Bu gerçeğin anlaşılmış olması Türkiye siyasetinde yeni bir dönemi açtı. Sivil toplumla siyasi partiler kamusal alanda nasıl siyaset yapıldığını öğrendi çünkü meclis tıkandı, parlamento tamamen işlevsiz bırakıldı.
‘HDP’nin olmaması eksiklik’
Bu kurultay da bahsettiğimiz sivil toplum ve siyaset birlikteliğinin aslında daha görünür hale gelmesi anlamına geliyor. Sivil toplum ve siyaset birlikteliği daha fazla somutlaştırılmalı ve kurumsallaştırılmalı. 2019 seçimleri yaklaşıyor, bu birlikteliği başka bir sürece çevirmek gerekiyor. Bu bloğun içinde herkesin yeri var. Tabi ki Kürtlerin yeri var. Kürtler olmadan olur mu? Bu kurultayda HDP’nin olmaması büyük bir eksiklik. Bu eksikliği gidermek lazım. Birlikte yaşamaktan bahsediyorsanız Kürtlerle birlikte yaşayacaksınız. Ama sonuç olarak kurultayın yapılmış olması iyidir, geniş katılımın, sivil toplumun kalabalık olması çok önemlidir. Bu bloktan cumhurbaşkanı adayı çıkmalı. Blok desteğine sahip bir kişinin çıkması çok kritik.
‘Mektuba disiplin cezası’
Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ: Elimde mektubu var. YARSAV eski başkanı Murat Arslan, bize yazdığı ve yargının bağsızlığı için çalıştığını, yaptıklarından pişmanlık duymadığını, her zaman onurlu davrandığını, dürüst olduğunu anlatan bir mektup. Bu mektuplar bize gelmiyor, engelleniyor. Bununla kalmıyorlar bir ay görüş yasağı koyuyorlar. Disiplin cezası veriyorlar. Artık tamam hadi tutukladın, sadece dertleşmek istiyor, hükümet aleyhine bir şey anlatmıyor, cezaevi yönetimi aleyhine bir şey anlatmıyor ama cezalandırıyor.
‘Baskın seçim olur’
MİT başkanının tanıklığı için bile cumhurbaşkanı iznine bağlanması koşulu avukatın olmadığı duruşmalarda ceza verilmesi gibi birçok değişikliği bir arada değerlendirmek lazım. O zaman da şöyle bir tablo ortaya çıkıyor: Aslında uyum yasaları çıkarıldı bu 694 sayılı KHK ile. Yani artık cumhurbaşkanı, cumhurbaşkanlığı sistemine göre ülkeyi yönetecek. Bu bunu gösteriyor. Ben yakında baskın bir seçim olacağını düşünüyorum. Ama bazen de zaten biz bu işi böyle devam ettiririz deyip bu şekilde hiçbir şey olmamış gibi yönetmeyi sürdürebilirler. Kurultay da bu tür hukuksuzlukların tartışılmasına kamusal olanak sağladığı için önemli buluyorum. Konuşulacak ve buradan mutlaka bir sonuç bildirgesi de çıkacak. Çözüm önerileri de çıkacaktır. Çalıştaylar da çok önemli olacak bu açıdan.
