RIFAT DOĞAN
Hatay’da Gezi Parkı eylemlerinde Abdullah Cömert’i gaz fişeğiyle öldürmekten polis memuru Ahmet Kuş’a verilen 13 yıl hapis cezası hem Cömert ailesi hem sanık polisin avukatları tarafından Yargıtay’a taşındı.
Cömert ailesinin avukatları Hatice Can, Eren Can ve Erhan Biner tarafından mahkemeye sunulan sekiz sayfalık temyiz dilekçesinde tanık ifadelerine yer verilirken Adli Tıp Kurumu’na ait rapora göre sanık polis Ahmet Kuş tarafından atılan gaz fişeğinin Abdullah Cömert’in kafasına çarpmasıyla ölümü arasında illiyet (nedensellik) bağı bulunduğuna dikkat çekildi.
Avukatlar: Sanık polis öldürme kastıyla Abdocan’ı öldürdü
Avukatların dilekçesinde şu noktalara vurgu yapıldı:
– Sanık polis Ahmet Kuş iç hukuk ve uluslararası kurallara aykırı bir biçimde güç kullanarak öldürme kastıyla Abdullah Cömert’i öldürmüştür.
– Dava Hatay’dan Balıkesir’e taşınarak hak arama hürriyeti, delil toplama hakkı, sanığa doğrudan ve çapraz soru sorma hakkı engellenmiştir. Bu nedenle adil yargılama hakkının ihlal edilmesi sebebiyle kararın usulen bozulması gerektiği düşüncesindeyiz.
– Cömert’in ölümüne neden olan gaz fişeği öldürmeye elverişli bir araçtır. Silah üreticisi firma Condor’un, gaz fişeği atan AM-600 silahına ilişkin broşüründe “Bu ürün ancak hukuken yetkili ve eğitimli kişiler tarafından kullanılabilir. Uygun olmayan bir biçimde kullanılması durumunda, ciddi zarara veya ölüme yol açabilir ve hatta malvarlığına ve çevreye zarar verebilir” denmiştir.
– Benzer ifadeler Adli Tıp raporunda da vardır. GL-202 serisi gaz kapsülüne ilişkin broşüründe “Doğrudan insanların üzerine fırlatmayınız, zira öldürücü olabilir” ifadesi bulunmaktadır.
– Uzmanlar tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda gaz fişeğinin 5 dereceden daha küçük bir açıyla atılmış olduğu kesinleşmiştir. Gaz fişeğini bu açıyla fırlatan sanık polisin silahı bilerek amacına ve kullanım talimatına aykırı şekilde kullandığı kesinleşmiştir.
– Sanık polis, kendisi ile 36 metre mesafede bulunan Abdullah Cömert’e doğru 31 A 6297 plaka sayılı araçtan gaz tüfeğiyle ateş etmiş ve yapmış olduğu atış sonucunda gaz fişeğinin ölüme neden olabileceğini öngörmüş olmasına rağmen bu atışı gerçekleştirmiştir.
– Biber gazının ateşli silah olarak kullanılmasının ölüme ve kalıcı hasarlar bırakacak şekilde ağır yaralanmalara yol açtığı bilinmektedir. Bu nedenlerle Abdullah Cömert’e karşı işlenen suçun ‘kasten öldürme’ olduğu konusunda şüphe bulunmamaktayken yerel mahkeme tarafından verilen karar hatalıdır.
– İşbu sebeplerle eksik inceleme neticesi verilmiş usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme ilamının bozulmasını, yukarıda açıklanan ve resen göz önünde bulundurulacak nedenlerle temyiz taleplerinin kabulüyle sanık aleyhine bozulmasına karar verilmesini talep ediyoruz.
Sanık polisin avukatları: Başka delillere ihtiyaç var
Sanık polis Ahmet Kuş’un avukatları ise mobese kamera görüntüleri dışında sanığın atılı suçla mahkum edilebilmesi için başka delillere de ihtiyaç bulunduğunu belirtti. Avukatlar Cömert’in vurulma anı ve hastaneye getirilişi arasındaki zaman dilimine dikkat çekerek, “Maktulün hastaneye fiziki girişinin kayıt saati olarak belirtilen 23:16’dan en azından dört beş dakika önce yapıldığının; bu durum dikkate alındığında da iddianameye ve mahkemenin kabulüne göre saat 23:09:26’da vurulduğu iddia olunan maktulün daha önceki bir zaman diliminde vurulmuş olabileceğinin kabulü gerekir. Ancak yerel mahkemece bu durumun hiç dikkate alınmaması hatalı değerlendirmeye sebebiyet vermiştir” dedi.
‘Zor şartlarda emri yerine getirmeye çalışıyordu’
Avukatlar sanığın, gaz fişeğiyle ilgili geçmiş tecrübelerinde herhangi bir problem yaşamadığını, bir başkasının can ve mal güvenliğine herhangi bir halel getirmediğini belirterek şöyle devam etti: “Zor şartlar altında, nereden geldiği belli olmayan yaralayıcı ve hatta öldürücü nitelikteki cisimlerin tehlikesi altında kendisine verilen emirleri yerine getirmeye çalışan sanığın maktulü yaralamak kastıyla, yani suçun kanuni tanımındaki unsurları bilerek ve isteyerek hareket ettiğini kabul etmek mümkün değildir. Zira sanığın o andaki gaz fişeği atışı da önceki yaptığı atışlardan farksız şekilde gerçekleşmiştir.”
Sanık polis hakkında beraat istendi
Kararın sanık lehine bozulmasını ve beraatini talep eden avukatlar temyiz dilekçelerini şöyle sonlandırdı: “Sanığın taksirli fiili değerlendirildiğinde sanığın, neticenin gerçekleşmesine elverişli olmayan bir silah ile yapılan atış sonrasında ölüm gibi bir neticenin gerçekleşeceğini öngörmesini beklemek doğru olmayacaktır. Bu nedenle sanığın fiilinin adi taksir kapsamında kaldığının kabulü gerekir. Yerel mahkemenin hatalı vasıflandırması neticesinde sanık hakkında kurulan hükmün bu sebeple bozulması gerekmektedir.”
Ne olmuştu?
Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Gezi parkı eylemleri sırasında Antakya’nın Armutlu Mahellesi’nde Abdullah Cömert’i gaz fişeğiyle vurup öldüren Ahmet Kuş’u ‘kastı aşarak adam öldürme’den suçlu bulmuştu. Mahkeme, eylem kamu görevine ait araçla işlendiğinden cezayı, üçte bir oranında artırarak 16 yıla çıkarmış, TCK’nın 62/1 maddesi uyarınca altıda bir oranında indirerek 13 yıl dört ay hapis cezasına hükmetmişti.