15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL’le birlikte yayınlanan kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) görevden ihraç edilen ve açığa alınan akademisyenler, yapılanların hukuksuz olduğunu belirterek, “Her biri küçük birer diktatöre dönüşen rektörlerin hazırladığı listeler eleştirel düşünceyi, özgür bilimi, laik, kamusal, parasız eğitimi savunan akademisyenlerin tasfiyesine yöneldi” dedi.
Bianet’te yer alan habere göre Eğitim Sen tarafından bugün Yükseköğretim Kurulu (YÖK) önünde gerçekleştirilen eyleme görevden ihraç edilen ve açığa alınan akademisyenlerle onlara destek veren öğretim üyeleri katıldı.
Eylemde okunan basın açıklamasında “Hükümet, kamudan ihraç edilenlerin hangi somut gerekçelerle ihraç edildiklerini, ihraç edilenlerin darbe girişimi ile aralarında hangi somut bağlar bulunduğunu en küçük bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklamak zorunda” dendi.
‘İktidar, eğitim emekçilerinden intikam alırcasına hareket ediyor’
Rektörlerin hazırladığı listelerin eleştirel düşünceye sahip akademisyenlerin tasfiyesine yönelik olduğunu belirten akademisyenler, “Siyasi iktidar, yıllardır eğitimin dinselleştirilmesine ve ticarileştirilmesine direnen, laik- bilimsel eğitimi savunan, emek, barış ve demokrasi mücadelesi yürüten eğitim emekçilerden intikam alırcasına hareket ediyor” dedi.
‘Akademisyenlerin toplumun sorunlarına kayıtsız kalması mümkün değil’
KHK ile birlikte gelen ÖYP düzenlemesiyle araştırma görevlilerinin iş güvenliklerinin tamamen ortadan kaldırıldığını ifade eden akademisyenlerin açıklamasında, “Görevi bilgi üretmek ve ürettiği bilgiyi toplumsallaştırmak olan akademisyenlerin içinde yaşadığı toplumun sorunlarına kayıtsız kalması mümkün değil. Bu sorunların çözümüne dair düşüncelerini kamuoyu ile paylaşma hakları var. Bizler bu hakkı savunmaktan geri durmayacağız” dendi.
‘Üniversite mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz’
Açıklama, kararlılık mesajıyla sonlandırıldı: “Kamusal finansman, kurumsal özerklik, iş güvencesi, akademik özgürlükler ve üniversite bileşenlerinin yönetim ve denetim mekanizmalarında yer aldığı eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik özyönetim ilkelerine dayanan üniversite mücadelemizi kararlıkla sürdüreceğiz.”