Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de tehlike oluşturan demiryolu menfezinin altının, ‘yol bekçileri’nin işten çıkarılması yüzünden boşaldığının farkına varılmaması nedeniyle meydana gelen ve 25 kişinin hayatını kaybettiği tren faciasıyla ilgili dava yarın başlıyor.
Çorlu’da hayatını kaybedenlerin aileleri, geçtiğimiz pazar günü yakınlarının son kez hayatta olduğu Muratlı istasyonundan, aynı hatta sefere devam eden Uzunköprü trenine binerek Devlet Demiryolları (TCDD) ve Ulaştırma Bakanlığı yetkililerinin sorumluluğuna dikkat çekmeye çalıştı.
Tren vagonlarının devrilmesi sonucu 25 kişinin ölümüne, 340 kişinin de yaralanmasına yol açtıkları iddiasıyla, dört TCDD görevlisi hakkında kamu davası açıldı. Ancak aileler, faciadaki ihmal ve sorumsuzluğun sadece bu dört kişiye yüklenemeyeceğini düşünüyor.
Aileler, bu durumu protesto etmek için 12 Haziran’da Ankara’da Anayasa Mahkemesi (AYM) önünde protesto gösterisi yapmak istedi, ancak polisin müdahalesine maruz kaldı.
Çorlu’da hayatını kaybedenlerin aileleri, tren kazası soruşturmasında tren şefi, makinistler, bürokratlar ve TCDD’nin üst yönetiminde yer alan kişiler hakkındaki takipsizlik kararı verilmesine tepki göstermişti. Aileler, bu kararlara karşı Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaptı.
Dört görevliye 15 yıla kadar hapis isteniyor
‘Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan kamu davası açılan TCDD görevlileri şunlar: ‘Kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu’ bulunan TCDD Birinci Bölge Müdürlüğü Halkalı 14’üncü Demir Yolu Bakım Müdürlüğü Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, Çerkezköy 143 Yol Bakım Şefliği Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Köprüler Şefi Çetin Yıldırım ve Hat Bakım Onarım Memuru Celaleddin Çabuk.
Dava, Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Davaya hazırlık aşamasında savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, TCDD görevlileri Kurt, Polat, Yıldırım ve Çabuk’un 2 ila 15 yıl arasında hapis cezası ile cezalandırılmaları isteniyor.
İddianamede, ‘kaza’nın ray ve traverslerin altındaki menfezin üst tarafında bulunan balast ve dolgu zeminin boşalması ve hareket halindeki lokomotifin ağırlığı ile altı boşalan rayların esnemesi ve açılması, ikinci vagondan itibaren dizinin devrilerek sürüklenmesi neticesinde gerçekleştiği belirtiliyor.
Ayrıca iddianamede, askıda kalan travers ile hat dolgusu arasındaki kot farkının 65 ile 104 santimetre arasında değiştiği, altı boşalan kesimde sadece dolgu zeminin kaldığı bildiriliyor.