Osmanlı’da 1800’lerden itibaren başlayan “Batı hayranlığı” ve “her güzel ve iyi olan ancak Batı’dan bize gelir” virüsü, Devlet kadrolarına da bulaşınca, sonuç kaçınılmaz oldu; EMPERYALİST BATI ÜLKELERİ OSMANLI’YI İLK ÖNCE KÜLTÜREL, SONRA PSİKOLOJİK, SONRA FİNANSAL VE SON OLARAK DA FİZİKİ OLARAK PARÇALADI…
Kurtuluş Savaşı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması BATI EMPERYALİZM’ine bir karşı duruş ve başkaldırıydı ama Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra “BATI HAYRANLIĞI VİRÜSÜ” Devlet kadrolarına bulaşmaya devam etti…
Ne zamana kadar? 2003’te HALKIN İÇİNDEN BİR LİDER ÇIKIP, HALKIN İSTEĞİ VE DESTEĞİ İLE İKTİDAR DENKLEMİNİ YENİDEN YAZIP, 200 YILLIK BU TUZAĞI BOZANA, KİRLİ SİSTEMİ YIKANA KADAR… GAZAMIZ MÜBAREK OLSUN, BAĞIMSIZLIĞIMIZ KUTLU OLSUN…
YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE, YAŞASIN BATININ ZULMÜNDEN KURTULAN İSLAM-TÜRK COĞRAFYASI…