Özelleştirilen Yatağan Termik Santrali’nde 446 gündür işlerini kaybetme riskine karşı eylem yapan işçiler, direnişlerinin ‘şimdilik‘ karşılığını aldı.
Santralde çalışan 750 enerji işçisiyle Yatağan Kömür Madeni’nden çalışan 700 madenci, Elsan Elektrik’in santralin devir işlemlerini tamamladığını öğrenince eylemlerine yeniden başlamıştı. TES-İş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik ise ihaleyi alan firmayla işçilerin lehine sözleşme imzalayarak anlaşmaya vardıklarını açıkladı.
Direniş sonuç verdi
Buna göre, işçiler özelleştirmeden önceki kıdem tazminatı, maaş ve yıllık ücretli izin gibi haklarını aynen koruyacakları bir sözleşme imzalayacak. Erçelik; sözleşmeyle işçilerin kazanılmış haklarını korumayı başardıklarını ve herhangi bir enerji ve maden işçisinin işten çıkarılması halinde tekrar meydana ineceklerini söyledi.
Bu sabah saatlerinde Termik Santral nizamiyesinde toplanan enerji ve maden işçilerine; Tes-iş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik ve Maden-iş Şube Başkanı Süleyman Girgin, süreç hakkında bilgi verdi. Sendika Başkanları özelleştirmeyi durduramadıklarını ancak gelinen noktada işverenle anlaşma sağlayarak mevcut kazanımlarını koruduklarını açıkladı.
‘Bir tek işçi atılırsa alanlardayız’
Bundan sonraki beraberliklerinin daha önemli olduğunun altını çizen Sendikası Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik, “Sevinemiyoruz. Konuşurken bile ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Türkiye’nin koşulları ve şartları belli. Bizler elimizden geldiğince, gücümüz neyse hep birlikte bunu başardık” sözleriyle birliktelik çağrısı da yaptı.
Erçelik şöyle devam etti: “Hep beraber bu mücadeleyi yaptık. Bundan sonraki beraberliğimiz daha önemli. Birimizin başına bir şey gelirse, enerji ve maden işçileri yine yollardayız. Enerji ve maden işçileri bir elmanın yarısıdır. Birisinin burnu kanarsa onun da kanar. Eğer buradan bir tane enerji işçisi kardeşim, bir tane maden işçisi kardeşimiz içten çıkartılırsa hep birlikte yine bu alanlardayız.”
‘İşçi iradesiyle sağlandı’
Maden-İş Yatağan Şube Başkanı Süleyman Girgin de işçilere şöyle seslendi: “Hepinizin ortak mutabakatı ile gelinen noktada bu protokol imza altına alınsın dedik. Şirket yetkililerine, “Bu protokolün hiç önemi yok aslında. Bir kağıt parçası. Bu ülkede en iyi yasaları dahi çıkarsanız, uygulanmadıktan sonra hiçbir önemi yok. Bu protokol Türkiye’deki, her türlü yasanın üstündedir. Çünkü bunun arkadasında işçinin iradesi var. Hadi bakalım bu protokolün bir maddesini de uygulamayın da görelim” dedik. Mücadele her zaman her koşulda devam edecektir, devam etmelidir.”