Ana muhalefet açısından Erdoğan’ı hedef alıp korunaklı bir alanda siyaset yapma konforu kolay bırakılabilecek bir şey değil. Erdoğan dün CHP Genel Başkanı Özel’le ilgili ilk değerlendirmesini Rize’de yaptı. Anlaşılabileceği gibi aynı muhalefete karşı siyaseti sürdürecek. Siyasi düello, Erdoğan’ın en çok sevdiği ve başarılı olduğu alan. Bakalım Özel, kolay ama sonuç alınamayacak bu yolu mu tercih edecek, yoksa zor olanı yani Erdoğan’ın yarattığı ve yaratmak istediği Türkiye’ye karşı topyekûn bir mücadeleyi mi tercih edecek?
Özel’in vereceği yanıt önümüzdeki dönemin siyasal iklimini belirleyecek.
Daha sonraki yazılarda konu etmek üzere önümüzdeki günlerin CHP’sini etkileyecek bir başlığı hatırlatmakta fayda var. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan başkası değil. İmamoğlu, desteklediği isme kazandırdığı Kurultayla birlikte önümüzdeki dönemin en önemli aktörlerinden biri olacağı gerçeğinin altını bir kez daha çizmiş oldu. Soru şu: Özgür Özel’in ifade ettiği siyaseti, eyleme geçirdiği andan itibaren, bunun Ekrem İmamoğlu’nun yol haritasıyla ne kadar uyumlu olacak? Sorun çıktığında nasıl ve hangi yapılarla aşılacak?
Her şeye rağmen CHP ve Meclis muhalefetinin tamamı için yeni bir dönem, yeni sorularla başladı.