Eski CHP Bursa milletvekili Aykan Erdemir, ABD’deki ‘Sarraf davası’na ‘sahte delil ve belge götürme’ iddiası için, “Bütünüyle asılsız, gerçek dışı” dedi.
Erdemir ve ‘FETÖ üyesi olmak’ suçundan firari olarak aranan eski BBDK müfettişi Osman Zeki Canıtez’e ‘devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etme amacı dışında kullanma, hileyle alma, çalma’ suçlamaları yöneltilmişti.
Erdemir, “Gerek yakalama emri talebi gerekse sonrasındaki yakalama emri dikkatlice incelendiğinde ismimin benimle hiçbir ilgisi bulunmayan bir dosyaya son anda iliştirildiği açık bir şekilde görülebilir” dedi.
Eski vekil, hakkındaki yakalama kararının, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’ın ailesi ve yakınlarının Man Adası’ndaki off-shore şirketine gönderdiği paraların dekontlarını ifşa etmesine saatler kala açıklanmasına dikkat çekerek, “İftira ve karalama kampanyasının hangi saiklerle hayata geçirilmiş olabileceği hususunu kamuoyunun takdirine bırakıyorum” dedi.
ABD’de bulunan Erdemir, ‘Sarraf davası’na bakan mahkemenin ‘İran’a yaptırımlar konusunda’ danışacağı Washington DC merkezli düşünce kuruluşu Demokrasileri Savunma Vakfı’nın Türkiye programında yer alıyor.
Liste iddiası
İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği’nin yakalama emrinde ilk olarak Erdemir’in ‘Atilla ABD’ye karşı davası’nda adı geçecekler listesinde bulunduğu öne sürülmüştü.Hakkında yakalama kararı çıkan diğer isim Osman Zeki Canıtez’in yer aldığı listede Aykan Erdemir bulunmuyor.
Eski CHP’li vekil bu iddiaya ilişkin, “New York Bölge Mahkemesi’ne bildirilen 359 no’lu ve 17 sayfalık dokümanda ismim yer almamaktadır. İddia bütünüyle dayanaksızdır, gerçeği yansıtmamaktadır” dedi.
Hakkında yakalama kararı çıkan diğer isim Osman Zeki Canıtez’in yer aldığı listede Aykan Erdemir bulunmuyor.
ABD’ye ‘sahte rapor’
Erdemir’le ilgili bir diğer iddia, “28.01.2014 tarihli sözde/sahte raporu yurt dışına götürerek New York Bölge Mahkemesi’ne ulaştırmak suretiyle yargılamada delil olarak kullanılmasını sağlamak.”
Eski vekilin yazılı açıklamasında bu konuyla ilgili de şöyle dendi: “Yakalama emri talebindeki iddiaya kadar varlığından habersiz olduğum bu raporu bugüne kadar hiç görmedim, bu raporu ya da herhangi başka bir rapor ya da belgeyi New York Bölge Mahkemesi ya da herhangi başka bir mahkemeye ulaştırmadım. Bu iddia da bütünüyle asılsızdır.”
‘Mahkumiyet kararı yok’
Mahkemenin yakalama emrinde Erdemir’in ‘firari olduğu’ ve ‘kaçmakta olduğu’ için çağrı yapılamadığı ve bana ulaşılamadığı da belirtilmişti.
Eski vekil bununla ilgili şunları söyledi: “Halihazırda hakkımda görülmekte olan hiçbir dava ya da verilmiş olan hiçbir mahkumiyet kararı yoktur. ‘Firari olduğum’ ve ‘kaçmakta olduğum’ için çağrı yapılamadığı ve bana ulaşılamadığı iddiası bütünüyle asılsızdır. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü kayıtlarında halihazırda ikamet etmekte olduğum ABD’deki ‘Yerleşim Yeri Adresi’ mevcuttur. Bana herhangi bir resmi tebligatın yapılmasının önünde hiçbir engel yoktur. Aynı zamanda Washington Büyükelçiliğimiz yetkilileri ABD’de çeşitli etkinliklerde yaptığım konuşmalarda düzenli olarak mevcut bulunmakta, gerektiğinde bana posta, e-posta ve telefon yoluyla ulaşmaktadırlar.”
Erdemir yakalama emri talebinde ismimin birlikte anıldığı Osman Zeki Canıtez’le hiçbir tanışıklığının olmadığını da belirterek, “Kendisiyle bugüne kadar hiçbir şekilde iletişimim olmadı, hiçbir vesileyle aynı ortamda bulunmadım” dedi.