Türkiye’nin ilk LGBTİ örgütlenmesi olan Lambdaistanbul, 2002’den bu yana hizmet verdiği binanın satılması nedeniyle taşınmak zorunda kaldı. Ancak dernek, yeni ofis arayışında ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığı için şu an için ‘mekansız‘.
İstanbul Beyoğlu’ndaki Büyükparmak Sokak’ta bulunan ofislerinin binası satıldığı için mayıs ayından bu yana ofis arayan örgüt, ya yüksek kiralar ya da ayrımcılık nedeniyle henüz sonuca ulaşabilmiş değil.
Dernek üyeleri, ofisi boşaltmak zorunda kaldıkları için eşyalarını şu an için depoya taşırken, bu sırada çektikleri fotoğrafları da sosyal medyada paylaştı.
‘Eşcinsellere, translara yer yok’
Dernek üyeleri, yeni ofis arayışında karşılaştıkları diyalogları şöyle özetledi:
– Ne iş yapıyorsunuz?
– Biz bir derneğiz.
– Ne derneği?
– İnsan hakları alanında çalışıyoruz.
– Tam adınız ne?
– Lambdaistanbul LGBTİ derneği.
– LGBTİ derken?
– Lezbiyen, gey, tra…
– …. (telefon kapanıyor)
Sokakta koordinasyon toplantısına herkes davetli
Lambdaistanbul aktivistleri, yarınki rutin koordinasyon toplantısını da sokakta yapacak. Dernek Facebook’ta açılan etkinlikte, ‘yerinde kalma hakkı’nı savunmak için herkese toplantıya katılım çağrısı yaptı: ”Şu an bulunduğumuz mekanımızdan çıkmak zorunda kalsak da Beyoğlu’nu kolay kolay terketmeyeceğiz diyor ve yaşadığımız kentin sokaklarını, ve herşeyden önemlisi “yerinde kalma hakkımızı” savunmak için herkesi, rutin olarak mekanımızda yaptığımız, ama artık bir mekanımız olmadığından 1 Ağustos Cuma akşamı saat 19:30’da Mis Sokak’ın Tarlabaşı girişinde yapacağımız koordinasyon toplantımıza davet ediyoruz.’‘
‘Taksim’de kalacağız,’
Lambda aktivisti Elif Avcı’ysa, Bianet’e yaptığı açıklamada yükselen kiralara rağmen Taksim’de kalmaya kararlı olduklarını söyledi. Avcı, semtin son yıllarda yaşadığı dönüşümden de şikayet etti: “Öncelikle tüm kitlemiz bu taraflarda oturuyor ve biz onlara yakın olmak istiyoruz. Sokağa çıkarken de çarka çıkarken de uğrayabilecekleri bir mekan olarak kalmamız önemli. İkinci olarak Taksim bir açık hava alışveriş merkezine dönüştürülmesine karşı bir sivil toplum kuruluşu olarak orada tutunmaya çalışmak önemli. Çünkü biz buradan ne kadar erken gidersek, semtin dokusu o kadar çabuk bozulacak. İstedikleri makbul insan profilini de bozmak istiyoruz çünkü biz buradayız.”