Almanya’da Başbakan Olaf Scholz’un, Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı ve Maliye Bakanı Christian Lindner’i görevden aldığı bildirildi.
Almanya’da koalisyon hükümetini oluşturan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Lindner’in başkanı olduğu Hür Demokrat Parti (FDP) arasındaki anlaşmazlıklar erken seçim tartışmalarına yol açıyordu.
Anlaşmazlıkların nedeniyse iklim hedefleri, eyalet seçimlerindeki yenilgiler ve ekonomideki sıkıntılardı.
FDP, Yeşiller ve SPD arasında ekonomi ve sanayi politikaları konusunda yaşanan tartışmalar, seçimlere bir yıldan az bir zaman kala koalisyon hükümetini kriz durumuna getirdi.
Başbakan Olaf Scholz bugün, krize giren süreci toparlamak amacıyla Christian Lindner ve Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck’le üçlü görüşme yapmıştı.
Görüşmeyle ilgili olarak Alman basınındaki haberlerde Lindner’in, Scholz’a erken seçim önerisinde bulunduğu ancak Scholz’un bunu reddettiği yazıldı.
Son olarak Alman Haber Ajansı DPA’nın hükümet sözcüsünden aktardığına göre Lindner görevden alındı.
Anlaşmazlık konusu
Koalisyon hükümeti, 2025 bütçesi, ikinci emeklilik paketi ve ‘Büyüme Girişimi-Almanya için Yeni Ekonomik Dinamikler’ adı verilen bir büyüme paketi konusunda zorluk yaşıyor.
Özellikle FDP’nin mali açıdan tutumu 2025 için hazırlanacak bütçe konusunda ortakları anlaşmazlığa düşürdü ve ülkede hükümet krizi havası oluşturdu.
Maliye Bakanı Christian Lindner ve Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck ekonominin canlandırılması için farklı ve birbirlerinden bağımsız olarak öneriler sundu.
Partiler arasında koordineli bir şekilde yapılmayan bu öneriler koalisyonda derin bir ayrışma olduğunu gösterdi.
Koalisyon ortakları, bütçe komisyonu toplanıp bütçeye son şeklini verene kadar kapatılması gereken milyarlarca avroluk açıkla ekonomik krizden çıkış için izlenecek yol konusunda sıkıntılar yaşıyor.
Muhtemel dört senaryo konuşuluyor
Koalisyondaki bir tarafın ayrılması durumunda, Başbakan Scholz, dört yıllığına seçildiği için mecliste başka çoğunluk oluşturabilir. Bu durumda Scholz, hükümetten ayrılan tarafın bakanlarının görevine son verir ve bunların yerine yeni bakanlar atar.
Ancak bu senaryo gerçekçi bulunmuyor. Çünkü kamuoyu yoklamalarında, yüzde 32-34 bandında bulunan ve erken seçime gidilmesini talep eden ana muhalefetteki Hristiyan Birlik partilerinin (CDU-CSU) buna yanaşmayacağı söyleniyor
Bir başka senaryoya göre, Başbakan Scholz azınlık hükümeti kurabilir. Bunun gerçekleşmesi durumunda, Scholz hükümetinin her bir yasa için mecliste çoğunluk bulması gerekecek. Bunun için de muhalefetin desteğine ihtiyaç duyacak ve muhtemelen yasaların çıkması zorlaşacak.
Bir başka seçenek de milletvekillerinin başbakana karşı bir güven oylamasına gitmesi. Mevcut başbakan güven oylamasını kaybeder ve milletvekillerinin gösterdiği bir başbakan adayı meclisten çoğunluğu alırsa, yeni başbakan olarak görev yapabilir.
Ancak bunun için aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi (AfD) milletvekillerinin desteğine ihtiyaç duyulacak. Meclisteki diğer tüm partiler AfD’yle her türlü işbirliğine karşı çıktığı için bu seçeneğin gerçekleşmesi zor görünüyor.
Bir diğer ve en gerçekçi seçenek ise Başbakan Scholz’un meclisten güvenoyu istemesi olarak görülüyor.
Başbakan meclis çoğunluğunu arkasında toplaması ve güvenoyu alması durumunda hükümet devam eder, aksi durumdaysa başbakan, cumhurbaşkanından erken seçime gidilmesini isteyebilir. Cumhurbaşkanı 21 gün içinde bu kararı alır, ardından 60 gün içinde erken seçim yapılması gerekir.