Abdullah Gül’ün uzun bir aradan sonra suskunluğunu bozması elbette ses getirecekti. Nitekim gerek hükümetten gerek Külliye’den tepkiler gelmeye devam ediyor. Yazıklar olsun diyen de var, “O iş öyle olmadı” diyen de.
Pek çok şey sorulmuştu.
Tabii asıl soru hâlâ yanıtlanmış değil.
Ali Babacan’ın kuracağı -hâlâ kurulamadı- parti, Millet İttifakı bileşenleriyle sadece ittifak mı yapar, yoksa Millet İttifakı’nın bileşenlerini Abdullah Gül’ü çatı aday olarak göstermeye ikna etme noktasında da etkili ve belirleyici olur mu?
Bu sorunun cevabı Cumhur İttifakı’nın İdlib’de ne yapacağına, Rusya ile bozulan ilişkilerin yerine ne koyacağına, Gelecek Partisi’nin bu soru/sorunlar karşısında ne kadar ağırlık koyabileceğine bağlı olarak değişir.