Rakka seferi şu anlama geliyor ki, Amerikalılar Suriye’de müttefik güç olarak Türkiye’yi değil, Kürtleri, PYD’yi görüyor ve onunla ortak harekat düzenliyorlar.
Öyleyse soru şu: “Peki, PKK çöktü”yse, nasıl çöktü? “Bitti”yse nasıl bitti? Bu, nasıl bir “çözülüm süreci”?
Gazetecilik iddiasındakilerle onlara haber sunan sahipleri hep demiyorlar mı ki, “ha PKK ha PYD”! İddia etmiyorlar mı ki, “PYD PKK’nin Suriye koludur”! Öyleyse, nasıl bir “bitme” ve “çöküş” bu?
Üstelik, Amerikalıların AKP’yle, Türkiye yönetimiyle koyduğu tek mesafe bu değil. Dokunulmazlıkların kaldırılmasından da, Avruplılarla birlikte, hiç hoşlanmadılar ve bunu belirttiler. Türkiye’deki gidişatı beğenmedikleri, ABD ve AB ile Avrupa ülkelerinin lider ve sözcülerince sık dile getirilir oldu.
Sadece bu da değil. Şu Rıza Amerika’ya gitti gideli, yönetim katlarında huzur kalmadı!
En son, tümünün ABD’de yargılanmaları ve ABD ve suçluların iadesi anlaşması yaptığı ülkelere giderlerse tutuklanmalarının yolunu açmak üzere, “3 bakana rüşvet” konusu, 91 isimle birlikte Amerikalı Savcı’nın iddianamesine girdi. Kimin bitmekte olduğu tartışmalı görünüyor!