MİT TIR’ları görüntülerini eski Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni Can Dündar’a verdiği suçlamasıyla yargılanan eski gazeteci ve CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’na 25 yıl hapis cezası ve tutuklama kararı verildi.
Berberoğlu adliyede tutuklandı.
Berberoğlu, ‘devletin gizli kalması gereken bilgi ve belgelerini askeri ve siyasal casusluk amacıyla temin etme’ ve ‘FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme’ suçlarından yargılanıyordu. Bu suçlamalarla hakkında fezleke hazırlanan CHP’li vekilin dokunulmazlığı kaldırılmıştı.
CHP’li vekil için ilk suçlamadan mahkeme önce müebbet cezası verdi, ardından ‘failin geleceği üzerindeki olası etkileri’ni gözeterek indirim takdiri kullandı ve cezayı 25 yıla indirdi.
Mahkeme, Berberoğlu’nun Dündar ve Cumhuriyet gazetesinin Ankara temsilcisi Erdem Gül’le birlikte yargılandığı ikinci suçlamayla ilgili dosyanın ayrılmasına karar verdi.
Heyet, tutuklama gerekçesini ‘sanığın kaçacağı ve saklanacağı hususunda somut emarelerin bulunması’na dayandırdı.
Ayrıca sanığın ‘kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezası mahkumiyetinin sonucu olarak seçme, seçilme ve diğer siyasi haklarını kullanmaktan yoksun bırakılması’na hükmedildi.
Şok etkisi
Hüküm açıklanırken Berberoğlu ile birlikte duruşmayı izleyen çok sayıdaki CHP’li vekilin yaşadığı şaşkınlık yüz ifadelerine yansıdı. Daha sonra mahkeme başkanı duruşma salonunun boşaltılmasına karar verdi.
Berberoğlu tutuklama işlemi için götürüldüğü adliye karakolunda tutuklandı.
Karar üzerine CHP olağanüstü toplandı.
Yıllarca Hürriyet gazetesinin genel yayın yönetmenliğini yapan Berberoğlu 2015’te CHP milletvekili olarak Meclis’e girmişti.
Berberoğlu, kararı şöyle değerlerdirdi: “Adaletle hiç alakası olmayan odalarda, hukukun katledildiğini defalarca gördük. Mahkemeler seri katil gibi masumları yargıladı, içeri attı, unutmaya çalıştı. Biz buraya mağdurlar için geliyorduk, şimdi kendimiz için geldik. Siz beni unutmayacaksınız, ben de sizi unutmayacağım. Olmadık bir işten, bir haberden böyle bir mağduriyet yarattılar. Yaratanlar utansın.”
Ne olmuştu?
Cumhuriyet gazetesinde 29 Mayıs 2015’te ‘İşte Erdoğan’ın yok dediği silahlar’ başlığıyla sunulan bir haberde, 19 Ocak 2014’te Suriye’ye giderken Hatay’da durdurulan TIR’larda yapılan aramada silah ve cephaneler bulunduğu belirtilmişti.
Haberde TIR’ların MİT’e ait olduğu ve silahların Suriye’deki cihatçılara ulaştırılmak üzere yola çıkarıldığı savunulmuş, kanıt olarak da savcılık dosyasından alındığı belirtilen görüntülere yer verilmişti. Derhal yayın yasağı getirilen yasaklanan görüntülerde, ilaç kutularının altından çıkan havan topu mermileri ve diğer mühimmat görülüyordu.
İki gün sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan TIR’ların MİT’e ait olduğunu doğrulamış ancak, bunların IŞİD ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a karşı savaşan Türkmen gruplara insani yardım götüren TIR’lar olduğunu belirtmişti. Erdoğan, Dündar ve Gül’ü, casusluk ve Türkiye’nin uluslararası itibarını zedelemekle suçlayarak, Dündar’ın ‘ağır bir bedel’ ödeyeceğini söyleyerek, “Öyle bırakmam onu” demişti.
Dündar ve Gül, soruşturma sürecinde gözaltına alınıp üç ay süreyle tutuklu kalmıştı. Beş yıl hapis cezasına çarptırılan ikili tahliye edilmişti.
Gül görevine devam ediyor, Dündar ise geçen haziran ayından bu yana Almanya’da yaşıyor.